Yargıtay Kararı 20. Ceza Dairesi 2017/6685 E. 2019/3494 K. 11.06.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/6685
KARAR NO : 2019/3494
KARAR TARİHİ : 11.06.2019

İNCELENEN KARARLA
İLGİLİ BİLGİLER:
Mahkeme :BİLECİK Ağır Ceza Mahkemesi
Suç :Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hükümler : Mahkûmiyet; sanıklar Cemil, Kürşat, Hasan ve Gökhan hakkında Beraat; sanık … hakkında

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A.Sanık … hakkındaki beraat hükmünün incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
B.Sanık … hakkındaki mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde;
Temel cezanın belirlenmesine ilişkin mahkemenin takdirinde bir isabetsizlik görülmediğinden bu hususa ilişkin bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1.Gerekçeli karar başlığına; suç tarihlerinin “31/12/2013, 07/01/2014, 09/01/2014, 12/01/2014, 13/01/2014, 26/02/2014 ve 15/04/2014” olarak yazılması yerine sanık ayrımı yapılmaksızın “2013 – 2014 yılları” olarak yanlış yazılması,
2.Sanık hakkında TCK’nın 188/3. ve 43. maddesi uyarınca 14 yıl 6 ay olarak belirlenen hapis cezasından TCK’nın 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılırken sonuç cezanın “11 yıl 3 ay hapis cezası” yerine hesap hatası sonucu “12 yıl 3 ay hapis cezası” olarak belirlenmesi suretiyle fazla ceza tayini,
3.Sanık hakkında kasten işlediği suçtan dolayı hapis cezasına mahkûmiyetin kanunî sonucu olarak TCK’nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak bu durumun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi ve eksikliğin giderilmesi mümkün bulunduğundan;
1.Gerekçeli karar başlığında suç tarihi olarak yazılan “2013 – 2014 yılları” ibaresinin bu sanık açısından çıkarılarak yerine “31/12/2013, 07/01/2014, 09/01/2014, 12/01/2014, 13/01/2014, 26/02/2014 ve 15/04/2014” olarak yazılması,
2.Hükmün A bölümünde yazılı bulunan “12 yıl 3 ay” ibaresi çıkarılarak yerine “11 yıl 3 ay” ibaresinin yazılması,
3.Hükmün A bölümüne 7. fıkra olarak “Anayasa Mahkemesi’nin 08/10/2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan durumuna göre, sanık hakkında, TCK’nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin eklenmesi,
Suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre göz önüne alınarak sanık hakkındaki salıverilme talebinin reddine,
C.Sanıklar … hakkındaki mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
1.Hükme esas alınan iletişim tespit çözüm tutanaklarının yargılama aşamasında getirtilip sanığa okunduğunun belirtilmesine rağmen iletişimin tespiti çözüm tutanakları ile iletişimin tespitine yönelik mahkeme kararlarının dosya içerisinde bulunmadığı anlaşılmakla aslı ya da onaylı örneklerin denetime imkan verecek şekilde dosya içine konulması ve sonucuna göre tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
Kabule göre;
2.Gerekçeli karar başlığına; suç tarihinin “09/01/2014” olarak yazılması yerine sanık ayrımı yapılmaksızın “2013 – 2014 yılları” olarak yanlış yazılması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
D.Sanık … hakkındaki mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde;
1.Oluşa ve dosya içeriğine göre; sanığın savunmasının aksine 09/01/2014 tarihli eylem nedeniyle yakalanan hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yapılan …’da ele geçirilen net 0,6 gr XLR-11 içeren uyuşturucu maddeyi sanığın verdiğine ilişkin içeriğine farklı anlam yüklenebilecek telefon görüşmeleri dışında her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı; diğer sanık … ile ortak ikametlerinde net 13 gram esrar ele geçirilmesi ve sanığın savunamlarında uyuşturucu madde kullandığını beyan etmesi karşısında da sanığın eyleminin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması,
Kabule göre;
2.Gerekçeli karar başlığına; suç tarihinin “09/01/2014” olarak yazılması yerine sanık ayrımı yapılmaksızın “2013 – 2014 yılları” olarak yanlış yazılması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
11/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.