Yargıtay Kararı 20. Ceza Dairesi 2017/6443 E. 2017/4893 K. 04.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/6443
KARAR NO : 2017/4893
KARAR TARİHİ : 04.10.2017

Mahkeme : . Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Sanık hakkında Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nce verilen 12/05/2015 tarihli 2015/160 esas ve 2015/214 karar sayılı kararının sanık müdafii tarafından temyizi üzerinde Dairemizce yapılan incelemesinde 18/02/2016 tarihli 2015/15032 esas ve 2016/949 karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verildiği, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 17/03/2016 tarihli yazıları ile Dairemiz kararına yapılan itirazı sonucu Dairemizce 21/04/2016 tarihli 2016/1226 esas ve 2016/2316 karar sayılı karar ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’ının itirazı yerinde görülmeyerek dosyanın itirazın incelenmesi için Yargıtay Ceza Genel Kurulu’na gönderilmesine karar verildiği, Yargıtay Ceza Kurulu’nun 14/03/2017 tarihli 2016/20-760 esas ve 2017/138 karar sayılı kararı ile Dairemizin 18/02/2016 tarihli 2015/15032 esas ve 2016/949 karar sayılı kararın kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine ancak;
1-Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
2-Ceza Genel Kurulu’nun 13.12.2011 tarih ve 214-270, 20.12.2011 tarih ve 2015-279 sayılı kararlarında açıklandığı üzere sabıka kaydında yer alan mahkûmiyet hükmüne ilişkin sonradan yürürlüğe giren yasa hükümleri uyarınca uyarlama yapılıp yapılmadığının araştırılmasına gerek bulunmadığı bu nedenle, sanığın tekerrür oluşturan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan verilen mahkûmiyeti ile ilgili olarak, sonradan yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK’nın 6545 sayılı Kanunla değişik 191. maddesinde düzenlenmesi ve koşullarının oluşması durumunda, “hükmün açıklanmasının geri bırakılması” ve “davanın düşmesi” seçeneklerine de yer verilmesi nedeniyle, sabıka kaydının tekerrüre esas alınamayacağı gözetilmeden, sanık hakkında TCK’nın 58. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanmasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, bu hususların yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK’nın 322. Maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan,
a-) Hükmün TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan durumuna göre, sanık hakkında TCK’nın 53. maddesinin1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin yazılması,
b-)Hükümden tekerrüre ilişkin kısmın çıkartılması,
Suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.