Yargıtay Kararı 20. Ceza Dairesi 2017/2576 E. 2018/557 K. 05.02.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/2576
KARAR NO : 2018/557
KARAR TARİHİ : 05.02.2018

Mahkeme : 3. Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine mahkûmiyet

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Sanık hakkında tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dayanak teşkil eden Kırıkhan Sulh Ceza Mahkemesi’nin 21/09/2011 tarihli 2011/139 esas, 2011/485 karar sayılı dava dosyası ile suça konu maddenin, uyuşturucu veya uyarıcı madde olup olmadığı konusunda, uzman bir kurum veya kuruluş tarafından düzenlenen ekspertiz raporu dosya da bulunmadığından, varsa denetime imkan verecek şekilde ilgili dosya ile madde analiz raporunun dosya içine konulması, analiz raporu alınmamışsa maddeye ilişkin ekspertiz raporu alınması,
2-Suç tarihi itibariyle 15-18 yaş gurubunda olan sanık hakkında hükmedilen cezadan TCK.nun 31/3. maddesi uyarınca indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Suç tarihinde yürürlükte olan 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191. maddesi ile hüküm tarihinde 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olan 6545 sayılı Kanun’la değişik TCK’nın 191. maddesi hükümlerinin ayrı ayrı değerlendirilip karşılaştırma yapılması, sonucuna göre lehe Kanun tespit edilerek sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, belirtilen nitelikte karşılaştırma yapılmadan hüküm kurulması,
4-Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;
Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun’un 68. maddesi ile değiştirilen TCK’nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK’nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
5-Hükümden önce 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle, TCK’nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendinde yer alan, “kişinin, erteleme süresi zarfında; kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi hâlinde, hakkında kamu davası açılır” hükmü uyarınca; 6545 sayılı Kanunla yapılan değişiklik kapsamında ısrar hususu tartışılıp değerlendirilmeden hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazı bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA,
05.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.