Yargıtay Kararı 20. Ceza Dairesi 2015/8773 E. 2017/4485 K. 18.09.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/8773
KARAR NO : 2017/4485
KARAR TARİHİ : 18.09.2017

Mahkeme : BURSA 4. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
2-Sanık … yönünden; 23.11.2011
3-Sanık … yönünden; 19.10.2011,23.11.2011
Hüküm : Mahkûmiyet

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Gerekçeli karar başlığına suç tarihlerinin, sanık … yönünden; 19.10.2011-23.10.2011, sanık … yönünden; 23.11.2011, sanık … yönünden; 19.10.2011,23.11.2011 olarak yazılması yerine sanık ayrımı yapılmaksızın tüm suç tarihlerinin “26.10.2011” olarak yazılması, mahallince düzeltilmesi mümkün maddi hata olarak görülmüştür.
1-Sanık … hakkında kurulan hükmün incelemesinde;
TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, resen de temyize tâbi olan hükmün ONANMASINA,
2-Sanıklar … ve … haklarında kurulan hükümlere ilişkin temyiz incelemesinde;
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilen dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının REDDİNE, ancak;
1-Gizli soruşturmacının 19.10.2011 tarihinde sanıklardan suç konusu uyuşturucu maddeyi satın alması üzerine sanıkların ”satmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçu belirlenmiş ve bu suçun delili elde edilmiştir. Buna rağmen, gizli soruşturmacının sanıklardan farklı tarihlerde tekrar uyuşturucu madde satın alması gereksiz olduğu gibi görevi kapsmında da değildir. Öte yandan, gizli soruşturmacıların asıl görevi ”uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak” değil, ”suçu ve failini belirlemek, suçla ilgili delilleri elde etmekten ibarettir.” Bu nedenlerle gizli soruşturmacı tarafından sanıklardan birden çok kez uyuşturucu madde satın alınmasının ayrıca suç oluşturmayacağı ve gerçek anlamda bir ”alım – satım” söz konusu olmadığı gözetilmeden atılı suçun zincirleme olarak işlendiği kabul edilerek sanıkların cezalarının TCK’nın 43. maddesi ile artırılması suretiyle sanıklara fazla ceza tayin edilmesi,
2-Sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesi uygulanırken Anayasa Mahkemesi’nin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanıkların temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA, 18.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.