Yargıtay Kararı 20. Ceza Dairesi 2015/4596 E. 2015/4563 K. 09.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/4596
KARAR NO : 2015/4563
KARAR TARİHİ : 09.11.2015

Tebliğname No : 10 – 2015/81897
Mahkemesi : BANDIRMA Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi ve Numarası : 19/12/2014 – 2014/383 esas ve 2014/431 karar
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Sanık müdafiinin diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Olay ve yakalama tutanağı, tanıklar H.. S.. ve M.. Ö..’in beyanları, sanık savunmaları ve tüm dosya kapsamından, çocuk yaştaki H.. S.. ile birlikte gelen M.. Ö..’e, satacağı uyuşturucu hapların bedeli karşılığında 20 TL’yi aldıktan sonra, uyuşturucu hapları bulunduğu yerden almak için evinden dışarı çıkan ve uyuşturucu hapların içinde bulunduğu poşetle evine dönmekte olan sanığın, polisleri görmesi üzerine uyuşturucu hapların içinde bulunduğu poşeti yere atıp kaçarak evine gitmesi ve evinde uyuşturucu hapları almak için bekleyen çocuk H.. S.. ile çocuk olmayan M.. Ö..’le birlikte yakalanması şeklinde gerçekleşen olayda, çocuk kişiye uyuşturucu satma suçunun doğrudan doğruya icrasına başlanmasına rağmen, sanığın elinde olmayan nedenlerle tamamlayamadığının anlaşılması karşısında, “teşebbüs aşamasında kalan çocuğa uyuşturucu veya uyarıcı madde satma (TCK’nın 188/3-2. cümle, 35)” ve diğeri “tamamlanmış olan ticaret amacıyla uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma ve nakletme (TCK 188/3)” olmak üzere iki ayrı suçu oluşacağından, TCK’nın 44. maddesinde öngörülen fikri içtima kuralı gereğince sonuç cezaların karşılaştırılması suretiyle daha ağır sonuç doğuran suçtan hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabul ve uygulamaya göre de;
Sanığın daha önce sattığı kabul edilen maddelerin ele geçmemesi nedeniyle uyuşturucu veya uyarıcı madde olarak kabul edilemeyeceği gözetilmeden, eylemi tek suç oluşturan sanık hakkında; TCK’nın 43. maddesinde öngörülen “zincirleme suç” hükümlerinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 09.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.