YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/2548
KARAR NO : 2015/5381
KARAR TARİHİ : 29.12.2015
Tebliğname No : KYB – 2015/45617
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
İncelenen dosyadan;
a) Karşıyaka 1. Sulh Ceza Mahkemesince 13/06/2013 tarihinde 2013/325 esas ve 2013/553 karar sayılı ilamı ile hükümlünün TCK’nın 191/1-2. maddesi gereğince .ay hapis ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmolunduğu ve kararın kesinleştiği, aynı mahkemece 13/05/2014 tarihinde 2013/325 esas ve 2013/553 karar sayılı sayılı ek karar ile hükümlü E.. A..’nın tedavi ve denetim yükümlülüğüne uymadığından bahisle. ay hapis cezasının aynen infazına karar verildiği, kararın itiraz edilmeksizin kesinleştiği.
b) 6545 sayılı Kanun’un yürürlüğe girmesi nedeniyle, hükümlü hakkında lehe olan kanun hükümlerinin uygulanması için Cumhuriyet savcılığınca yapılan başvuru üzerine. Karşıyaka 1. Sulh Ceza Mahkemesi’nce 02/07/2014 tarihinde 2013/325 esas ve 2013/553 karar sayılı ek karar ile “6545 Sayılı Kanun ile getirilen yeni düzenleme hakkında daha evvelden uyuşturucu madde kullanmak ve bulundurmak suçlarından Tedavi ve Denetimli Serbestlik kararı verilen kişilerin bu kararın yerine getirilmesi sırasında yeniden uyuşturucu kullandığından bahisle haklarında dava açılan ve mahkumiyet kararı verilen hükümlüler hakkında lehe düzenleme getiren kanun durumunda bulunduğundan Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcılığının isteminin yerinde olduğu. Hükümlü hakkında verilen önceki hükmün ortadan kaldırılması ve hükümlünün üzerine atılı suçtan Beraatine dair hüküm kurulması gerektiği kanaat ve sonucuna varılmıştır.” gerekçesiyle hükümlünün beraatine karar verildiği, anlaşılmıştır.
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, “6545 sayılı Kanunla yeniden düzenlenen 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesi ile kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanma eyleminin suç olmaktan çıkarılmadığı, tam tersine 1. fıkraya göre, 1 yıldan 2 yıla kadar hapis olan müeyyidenin,.yıldan. yıla kadar hapis cezası olarak artırıldığı, ancak anılan maddenin 2 ve devamı maddelerinde soruşturma aşamasında olan dosyalar için kamu davasının açılmasının ertelenmesi müessesesinin getirildiği, aynı maddenin 5. fıkrasına göre de aynı suçun erteleme süresi içerisinde yeniden işlenmesi halinde ayrı bir soruşturma ve kovuşturma yapılamayacağının hüküm altına alındığı, ancak bu düzenlemeden yararlanabilmek için kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla, kişi hakkında deneme süresi içerisinde kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanma suçundan yürütülmekte olan bir soruşturma veya kovuşturma bulunması gerektiği, somut olayda sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmünün kesinleştiği keza 6545 sayılı Kanun’un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 7. maddenin de yürütülmekte olan kovuşturmalarla ilgili düzenlemeler getirmiş olduğu, bu durumda 6545 sayılı kanun ile sanık lehine getirilmiş bir düzenleme bulunmadığı, infaz aşamasında verilen uyarlama kararlarında kazanılmış hak olmayacağı kuralı da göz önüne alınmak suretiyle, hakkında verilen hüküm kesinleşmiş ve infaz edilmiş sanığın beraatine karar verilemeyeceği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.” denilerek, Karşıyaka 1. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 02.07.2014 tarihli ek kararının bozulması istenmiştir.
Eylemin suç olmaktan çıktığı gerekçesiyle beraat hükmü kurulması yasaya aykırı olup, kanun yararına bozma talebi bu nedenle yerinde görüldüğünden; Karşıyaka 1. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 02/07/2014 tarihli 2013/325 esas ve 2013/553 karar sayılı ek kararının 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun’un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Mahkemesine iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesine, 29/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.