Yargıtay Kararı 20. Ceza Dairesi 2015/2506 E. 2015/4879 K. 30.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/2506
KARAR NO : 2015/4879
KARAR TARİHİ : 30.11.2015

Tebliğname No : KYB – 2015/22610

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan şüpheli H.. A.. hakkında yürütülmekte olan soruşturma kapsamında, 28/10/2014 tarihinde şüpheli H.. A..’ın elinden 6,80 gram ele geçirilerek muhafaza altına alınmıştır. Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca, ele geçirilen uyuşturucu maddenin CMK’nın 127. maddesi uyarınca el konulması amacıyla Adana 2. Sulh Ceza Hakimliğine 30/10/2014 tarihinde talepte bulunulmuştur. Adana 2. Sulh Ceza Hakimliği, 30.10.2014 tarihinde 2014/1392 değişik iş sayılı kararı ile söz konusu talebi CMK’nın 127/3. maddesi uyarınca süresinde yapılmadığı gerekçesi ile reddetmiştir. Aynı tarihte anılan karara Cumhuriyet Başsavcılığınca itiraz edilmiş ve Adana 3. Sulh Ceza Hakimliğince 03/11/2014 tarihinde 2014/1682 değişik iş sayılı kararı ile itirazın reddine karar vermiştir.
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında; “Evrak kapsamına göre, Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca şüpheli hakkında yürütülmekte olan soruşturma kapsamında elde edilen ve muhafaza altına alınan 6.80 gram esrar maddesine 5271 sayılı Kanun’un 127. maddesi gereğince el konulmasının talep edilmesine karşın Adana 2. Sulh Ceza Hakimliğince talebin el koymanın onaylanması olarak değerlendirilerek 5271 sayılı Kanun’un 127/3. maddesi kapsamında yasal süresinden sonra yapılan talebin reddine karar verildiğinin anlaşılması karşısında, yapılan işlemin muhafaza altına alma olup 24 saatlik yasal süreye tabi olmaksızın 5271 sayılı Kanun’un 127/1. maddesi gereğince el konulmasının talep edilebileceği düşünüldüğünden yapılan itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek, belirtilen kararın bozulması istenmiştir.
5271 sayılı Kanun’un 127/3. maddesine göre “Hâkim kararı olmaksızın yapılan elkoyma işlemi, yirmidört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını elkoymadan itibaren kırksekiz saat içinde açıklar; aksi hâlde elkoyma kendiliğinden kalkar.” kuralını içermektedir.
5237 sayılı Kanun’un 54/4. maddesine göre “Üretimi, bulundurulması, kullanılması, taşınması, alım ve satımı suç oluşturan eşya, müsadere edilir.” Somut olayda sanıktan ele geçirilen esrarın bu madde kapsamında bizatihi suç eşyası olduğu ve müsadere edilebileceği ortadadır. Bu nedenle bizatihi suç teşkil eden uyuşturucu madde hakkında el koymanın onaylanması kararı alınması zorunlu değildir.
Anılan kanun hükmü gereğince süresinde yapılmayan elkoyma işleminin onanması talebinin Adana 2. Sulh Ceza Hakimliğinin, 30.10.2014 tarihli 2014/1392 değişik iş sayılı kararı ile reddine karar verilmesi üzerine bu karara yapılan itirazı inceleyen Adana 3. Sulh Ceza Hakimliğinin 03/11/2014 tarih ve 2014/1682 değişik iş sayılı kararı ile itirazın reddine
karar verilmesine ilişkin usuli işlemlerde yukarıda açıklanan nedenle bir isabetsizlik bulunmadığından kanun yararına bozma talebinin REDDİNE, dosyanın Adalet Bakanlığı’na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesine, 30.11.2015 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY GEREKÇESİ
TCK’nın 54. madde kapsamında kaldığı için bizatihi suç teşkil eden eşya yönünden yapılan işlemde; CMK 127/4. maddesinde zilyede suç teşkil etmeyen eşya için her zaman hakimden karar talep edebilme hakkı tanındığı gibi, soruşturmayı yürüten Cumhuriyet savcısı yönünden, kendisi suç oluşturan eşyanın her zaman yapılması mümkün olan muhafaza altına alınması suretiyle gerçekleşen fiilen el koyma işleminde, CMK’nın 127/1. maddesi gereğince 24 saatlik süre şartı aranamayacağından Adana 3. SCM’nin 2014/1682 D. İş sayılı kararı ile yapılan itirazın kabulü kararı verilmesi gerektiğinden dolayı, söz konusu kararın bozulması düşüncesiyle KYB talebinin kabulüne karar verilmesi gerekeceğinden sayın çoğunluğun Ret görüşüne katılmıyorum.