Yargıtay Kararı 20. Ceza Dairesi 2015/1596 E. 2016/314 K. 25.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/1596
KARAR NO : 2016/314
KARAR TARİHİ : 25.01.2016

Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet:Sanıklar … ve … hakkında Beraat: Sanık … hakkında

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
A- Sanık … hakkında kurulan beraat hükmünün incelenmesi;
Sanığın üzerinde uyuşturucu madde ele geçmesi, diğer sanıklarla birlikte Kayseri iline kendi aracı ile esrar almaya gittiğinin sabit olması, tanık olarak dinlenen …’ın emniyet ve savcılıktaki “esrarı bazen Vedat, bazen de …’dan temin ederiz” şeklindeki beyanları, dosyanın diğer sanıkları … ve …’ın savcılıktaki “evde arama yapılmadan önce eve gelen üç şahsa sanık …’ın teklifi ile sanık …’ın birer fişek esrar verdiği” şeklindeki ifadeleri karşısında, sanık … yönünden de atılı suçun oluştuğu gözetilmeden, yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Kanuna aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
B- Sanıklar … ve … hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerinin incelenmesi;
TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında gözetilmesi ve ele geçirilen uyuşturucu madde ile Kayseri Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü’nce alınan tanık numunelerin müsaderesi hakkında mahkemece her zaman karar verilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler ve eleştiri dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak; Hükmolunan adli para cezası ile yargılama giderlerinin, 5083 sayılı Kanunun 1. maddesi ile hükümden sonra 01.01.2009 tarihinde yürürlüğe giren Bakanlar Kurulunun 04.04.2007 tarih ve 2007/11963 sayılı kararının 1. maddesi uyarınca Türk Lirası (TL) olarak belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükümlerin CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;
YTL olarak hükmolunan adli para cezası ile yargılama giderlerinin TL’ye dönüştürülmesi suretiyle, hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
25.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.