Yargıtay Kararı 20. Ceza Dairesi 2015/15898 E. 2016/2 K. 11.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/15898
KARAR NO : 2016/2
KARAR TARİHİ : 11.01.2016

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suçlar :1-Suç işlemek için kurulmuş olan örgüte üye olma
2-Suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma
Hükümler :1-Örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma, suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olma suçlarından mahkûmiyet: Sanıklar …, … ve … hakkında
2-Örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma, suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olma suçlarından beraat: Sanıklar … ve … hakkında

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Sanıklar …, … ve … hakkında kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Suç konusu eroinin miktarına bağlı olarak önemi ve değerine göre, TCK’nın 61. maddesindeki ölçütler ve 3. maddesindeki orantılılık ilkesi gereğince temel cezaların alt sınırdan daha fazla uzaklaşılarak belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni sayılmamıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının ve sanıklar … ve … müdafilerinin duruşma sırasındaki sözlü savunmalarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre göz önüne alınarak sanıklar … ve … müdafilerinin tahliye talebinin reddine,
2- Sanık … hakkında kurulan beraat hükümlerinin incelenmesinde;
Yapılan yargılama sonunda yüklenen suçların sanık tarafından işlenmediğinin sabit olduğu gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle beraate ilişkin hükümlerin ONANMASINA,
3-Sanık … hakkında kurulan beraat hükümlerinin incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından, Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine;
Sanık müdafiinin beraat eden sanık için avukatlık ücretine yönelik temyiz üzerine yapılan incelenmesinde;
1136 sayılı Kanun’un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan hükmün CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak; bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun‘un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hükmün yedinci fıkrasından sonra gelmek üzere; “Sanık …’nin kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre 2.640 TL vekalet ücretinin hazineden alınarak sanık …’ye verilmesine,” fıkrasının eklenmesi suretiyle, hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
11.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.