Yargıtay Kararı 20. Ceza Dairesi 2015/15790 E. 2015/5221 K. 16.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/15790
KARAR NO : 2015/5221
KARAR TARİHİ : 16.12.2015

Tebliğname No : 10 – 2015/262223
Mahkeme : İSKENDERUN 1. Ağır Ceza Mahkemesi
Kararın Tarihi – Numarası : 13.03.2015 – 2014/199 esas ve 2015/64 karar
Suçlar : 1- Uyuşturucu madde ticareti yapma
: 2- Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-“Uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan verilen hükmün incelenmesinde;
TCK’nın 53. maddesi ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Sanığın, farklı zamanlarda birden fazla kişiye uyuşturucu madde sattığı ve bu durumun mahkemenin de kabulünde olduğu halde sanık hakkında TCK’nın 43. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilen dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Sanığın, Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 1998/287 esas 1999/71 karar sayılı ilamı ile verilen . yıl . ay hapis cezasına ilişkin hükümlülüğü yerine, temyiz incelemesi dışı sanık G.. K.. hakkında Adana 3. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 2010/154 esas 2010/541 karar sayılı ilamı ile verilen . ay hapis cezasına ilişkin hükümlülüğün tekerrüre esas alınması ve esas ve karar numaralarının da “2008/1123 esas ve 2009/635 karar” şeklinde hatalı yazılması suretiyle tekerrür hükümlerinin uygulanması,
2- Adana Kriminal Polis Laboratuvarınca suç konusu uyuşturucu maddelerden alınan şahit numunenin müsaderesine karar verilmesi; uyuşturucu madde içermediği anlaşılan katı maddelerin ise sanığa iadesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Sanığın üstünde ve evinde ele geçirilen . TL paranın uyuşturucu satışından elde edildiğine ilişkin kuşku sınırlarını aşan kesin delil bulunmadığı gözetilmeden, sanığa iadesi yerine müsaderesine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun’un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;
1-Hüküm fıkrasının 1-A-9. paragrafında bulunan tekerrürle ilgili bölümün çıkarılması ve yerine “Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 1998/287 esas 1999/71 karar sayılı ilamı ile verilen . yıl . ay hapis cezası tekerrüre esas alınarak hükmolunan cezanın TCK’nın 58. maddesinin 6 ve 7. fıkraları uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra sanık hakkında denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına; ancak sanığın kazanılmış hakkı nedeniyle infaz sırasında tekerrüre esas alınan ceza miktarının 10 ay hapis cezası olarak dikkate alınmasına” ibaresinin yazılması,
2-Hüküm fıkrasının müsadereye ilişkin III. bölümünün çıkarılarak yerine “İskenderun C.Başsavcılığı Adli Emanetinin 2015/266 sırasında kayıtlı, 4 adet alüminyum folyo parçası, 1 adet metal kaşık ve 1 adet poşet ile Adana Kriminal Polis Laboratuvarınca suç konusu uyuşturucu maddelerden alınan şahit numunenin TCK’nın 54. maddesi gereğince MÜSADERESİNE,
Aynı emanette kayıtlı uyuşturucu madde içermeyen katı maddeler ile bu katı maddelerden Adana Kriminal Polis Laboratuvarınca alınan şahit numunenin ve Dörtyol C.Başsavcılığı Adli Emanetinin 2014/123 sırasında kayıtlı 780 TL paranın uyuşturucu satışından elde edildiğine ilişkin kuşku sınırlarını aşan kesin delil bulunmadığından sanığa İADESİNE” ibaresinin yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B-“Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan verilen hükmün incelenmesinde;
1-Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;
a) Sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 68. maddesi ile değiştirilen TCK’nın 191. maddesi ve aynı Kanun’un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına”,
b) Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun’un 68. maddesi ile değiştirilen TCK’nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK’nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” karar verilmesinde zorunluluk bulunduğunun gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 16/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.