Yargıtay Kararı 20. Ceza Dairesi 2015/15663 E. 2015/4504 K. 04.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/15663
KARAR NO : 2015/4504
KARAR TARİHİ : 04.11.2015

Tebliğname No : 10 – 2015/329490
Mahkeme : ADANA 1. Asliye Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi- Numarası : a) Asıl Karar: 12.10.2010 – 2009/1173 esas ve 2010/593 karar
)Temyiz talebinin reddi kararı: 03.06.2011 – 2009/1173 esas ve 2010/593 ek karar
Suç Kenevir ekme

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Sanığın 13.10.2010 tarihli temyiz dilekçesinin içeriğinin Adana 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 12.10.2010 tarih 2009/1173 esas ve 2010/593 karar sayılı 1 yıl hapis cezasına ilişkin mahkûmiyet hükmüne yönelik olduğu, sanığın verdiği temyiz dilekçesinde mahkeme adının yanlış olarak yazılması temyiz hakkını ortadan kaldırmayacağı kabul edilerek, temyiz talebinin reddine ilişkin Adana 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 03.06.2011 tarihli ek kararı kaldırılarak 12.10.2010 tarihli mahkumiyet hükmüne yönelik olarak yapılan incelemede;
Adli sicil kaydında yer alan İstanbul 2 nolu Devlet Güvenlik Mahkemesi’nin 02.10.2002 tarih 2000/38 esas 2002/197 karar sayılı ilamı nedeniyle sanık hakkında TCK’nın 58. maddesindeki tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıdaki belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak,
TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrası uygulanırken, sanığın bu fıkranın (c) bendinde yazılı olan “velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri” açısından yoksunluğunun, sadece kendi altsoyu üzerindekiler yönünden koşullu salıverilmesine, diğer kişiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar süreceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına“ ibaresinin yazılması suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.