YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/15445
KARAR NO : 2019/1488
KARAR TARİHİ : 12.03.2019

Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet ( değişen suç vasfına göre kullanmak için
uyuşturucu madde bulundurma suçu yönünden)

Temyiz incelemesi yapıldı.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Anayasa’nın 40/2, 5271 sayılı CMK’nın 34/2, 231/2. ve 232/6. maddeleri uyarınca, hüküm fıkrasında, başvurulacak kanun yolunun, merciinin, başvuru şekli, süresi ve bu sürenin başlangıcının açıkça ve ilgiliyi yanıltmayacak biçimde gösterilmesinin gerektiği gözetilmeyerek; sanığın yüzüne karşı verilen 14.08.2012 tarihli tedavi ve denetimli serbestlik kararında, kanun yoluna başvuru süresinin, tefhimden itibaren başlayacağı halde, yanıltıcı şekilde “tefhim/tebliğ” tarihinden itibaren başlayacağının belirtilmiş olması karşısında, 14.08.2012 tarihli kararın kesinleşmemiş ve buna bağlı olarak bu kararın infaz işlemleri ile 18.12.2013 tarihli mahkûmiyet hükmünün hukukî değerden yoksun olması nedeniyle, sanığın temyiz dilekçesinin 14.08.2012 tarihli karara yönelik olduğu kabul edilerek, sanığın temyiz isteğinin 14.08.2012 tarihli tedavi ve denetimli serbestlik kararına yönelik olarak incelenmesinde;
Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma suçundan dolayı, 5237 sayılı TCK’nın 191. maddesinin 2. fıkrası gereğince verilen “tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararlar, sözü edilen fıkraya 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanunun 20. maddesi ile eklenen son cümleye göre, durma kararı niteliğinde olup itiraz kanun yoluna tabi olması nedeniyle, itirazla ilgili gerekli kararın yetkili ve görevli itiraz merciince verilmesi için, dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 12/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.