Yargıtay Kararı 20. Ceza Dairesi 2015/14918 E. 2015/5108 K. 10.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/14918
KARAR NO : 2015/5108
KARAR TARİHİ : 10.12.2015

Mahkeme : KOCAELİ 1. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : 1-Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyet: Sanıklar

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Hükmedilen hapis cezanın süresi itibariyle koşulları bulunmadığından sanık Abdülmecit Dündar müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 5320 sayılı Kanunun 8/1, 1412 sayılı CMUK’nın 318 ve 5271 sayılı CMK’nın 299. maddeleri uyarınca reddine, tüm sanıklar yönünden dosya üzerinden yapılan incelemede;
1-Sanıklar ….. haklarında kurulan hükümlere yönelik incelemede;
Sanık …, Yusuf ve Cihangir hakkında birden çok uyuşturucu ticareti yapması nedeniyle TCK’nun 43/1. maddesinin uygulanarak belirlenen temel cezasından arttırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamış ve tüm sanıklar hakkında TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Adli Tıp Kurumu ve İstanbul Polis Kriminal Labaratuvarı tarafından alınan tanık numunelerin de müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Kanuna aykırı, sanıklar….. ve müdafileri ile sanıklar ……’un temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükümlerin BOZULMASINA; ancak, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasının müsadereye ilişkin kısmında “uyuşturucu maddelerin” ibaresinden sonra gelmek üzere “ve Adli Tıp Kurumu Başkanlığı ile İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarınca alınan tanık numunelerin” ibaresinin eklenmesi suretiyle, hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Sanık … hakkında kurulan hükme yönelik incelemede,
a-Kendisinde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçmeyen, evlerinde yapılan aramada ele geçen uyuşturucu maddeninde sanıklar……a ait olduğunun kabul edilmesi karşısında, sanığın savunmasının aksine, somut olay ve olgularla örtüşmeyen telefon görüşmeleri dışında, kuşkuyu aşan kesin ve yeterli delil bulunmadığı gözetilmeden, sanık hakkında beraat yerine mahkûmiyet hükmü kurulması,
b-Kabule görede; Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının Resmi Gazetenin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı sayısında yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK’nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA,
3-Sanık … hakkında kurulan hükme yönelik incelemede,
a-Sanığın daha önce sattığı kabul edilen maddelerin ele geçmemesi nedeniyle uyuşturucu veya uyarıcı madde olarak kabul edilemeyeceği gözetilmeden, sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkûmiyet hükmü kurulması,
b-Kabule göre de; Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının Resmi Gazetenin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı sayısında yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK’nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün CMUK’nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA,
4-Sanık … hakkında kurulan hükme yönelik incelemede,
a-Kendilerinde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçirilemeyen, daha önce kullandıklarını söyledikleri maddelerin de ele geçmemesi nedeniyle bu nitelikte olup olmadığı tespit edilemeyen, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullandıkları teknik yöntemlerle de saptanmayan kişilerin, soyut ikrarı dışında atılı suçu işlediğini somut bir olgu olarak ortaya koyan, her türlü şüpheden uzak, yeterli ve kesin delil bulunmayan ve evinde yapılan aramada ele geçen uyuşturucu miktarıda dikkate alındığında sanığın eyleminin kullanmak amacıyla uyuşturucu madde bulundurmak suçu olarak değerlendirilip hüküm kurulması
gerektiği gözetilmeden yazılı uyuşturucu ticareti yapma suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması,
b-Kabule göre de; Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının Resmi Gazetenin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı sayısında yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK’nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün CMUK’nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA,
5-Sanıklar …. ve…. haklarında kurulan hükümlere yönelik incelemede;
Sanıklar hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanıkların bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemedikleri belirlendikten sonra;
a) Sanıklar hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanıklar bu suçu daha önce işledikleri suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değillerse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanıklar hakkında, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 68. maddesi ile değiştirilen TCK’nın 191. maddesi ve aynı Kanun’un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına”,
b) Sanıklar bu suçu, daha önce işledikleri suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemişler ise, 6545 sayılı Kanun’un 68. maddesi ile değiştirilen TCK’nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK’nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine”
Karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafii ile sanıklar…..’nın temyiz itirazları yerinde bulunduğundan hükümlerin CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.