Yargıtay Kararı 20. Ceza Dairesi 2015/14696 E. 2016/74 K. 13.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/14696
KARAR NO : 2016/74
KARAR TARİHİ : 13.01.2016

Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hükümler : Mahkûmiyet

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
30/01/2011, 16/02/2011 ve 17/03/2011 olan suç tarihlerinin gerekçeli kararda “12/04/2011 tarihi ve öncesi” olarak gösterilmiş olması, mahkemesince düzeltilebilecek maddi hata olarak değerlendirilmiştir.
1-Sanık … hakkında kurulan hükmün incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak
1-16/02/2011 tarihinde kolluk görevlileri tarafından …’in üzerinde, suça konu uyuşturucu maddelerin ele geçirildiği anlaşıldığından; bu arama işlemine dayanak olan bir arama kararı ya da Cumhuriyet savcısının yazılı emrinin olup olmadığının araştırılması, varsa arama kararı veya yazılı emrin denetime olanak verecek şekilde aslı veya onaylı örneğinin getirtilmesi, bir arama kararı ya da yazılı emir bulunmaması halinde, yapılan arama ve bunun sonucu elde edilen delillerin hukuka aykırı olup Anayasa’nın 38/6, CMK’nın 206/2-a, 217/2 ve 230/1-b. maddelerine aykırılık oluşturup hükme esas alınamayacağı hususları da dikkate alınarak sanıkla ilgili dosyada bulunan tüm deliller birlikte değerlendirilerek hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulması,
2-16/02/2011 tarihinde …’den ele geçirilen suç konusu uyuşturucu maddeler ile ilgili ekspertiz raporu ve olay tutanağının dosyada bulunmadığı anlaşıldığından; varsa aslı veya onaylı örnekleri getirtilerek dosyaya konulması, yoksa uyuşturucu maddeye ilişkin ekspertiz raporu alınması gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile hüküm kurulması,
3-Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK’nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması, Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
2-Sanık … hakkında kurulan hükmün incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-16/02/2011 tarihinde kolluk görevlileri tarafından …’nın aracında uyuşturucu madde ele geçirilmesine ilişkin olay tutanağında, Cumhuriyet savcısının yazılı arama emrine istinaden suça konu uyuşturucu maddelerin ele geçirildiği belirtilmesine rağmen; dosya içerisinde sözkonusu yazılı emrin bulunmadığı görülmekle; kolluk görevlileri tarafından yapılan arama işlemine dayanak olan bir arama kararı ya da Cumhuriyet savcısının yazılı emrinin olup olmadığının araştırılması, varsa arama kararı veya yazılı emrin denetime olanak verecek şekilde aslı veya onaylı örneğinin getirtilmesi, bir arama kararı ya da yazılı emir bulunmaması halinde, yapılan arama ve bunun sonucu elde edilen delillerin hukuka aykırı olup Anayasa’nın 38/6, CMK’nın 206/2-a, 217/2 ve 230/1-b. maddelerine aykırılık oluşturup hükme esas alınamayacağı hususları da dikkate alınarak sanıkla ilgili dosyada bulunan tüm deliller birlikte değerlendirilerek hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulması,
16/02/2011 tarihinde …’ndan ele geçirilen suç konusu uyuşturucu maddeler ile ilgili ekspertiz raporu ile arama kararının dosyada bulunmadığı anlaşıldığından; varsa aslı veya onaylı örnekleri getirtilerek dosyaya konulması, yoksa uyuşturucu maddeye ilişkin ekspertiz raporu alınması gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile hüküm kurulması,
3-Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK’nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
3-Sanık … hakkında kurulan hükmün incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; sanığın, 07.03.2011 tarihinde kendisine ait valizde ele geçen net 356,4 gram esrarı ticari amaçla bulundurduğu sabit ise de; sanığın savunmasının aksine, haklarında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan ayrı yargılama yapılıp ceza verilen İbrahim Şahin ve Metin Yanar’da 30.01.2011 tarihinde ele geçirilen uyuşturucu madde ile ilgisi bulunduğuna dair, kuşku sınırlarını aşan kesin ve yeterli delil bulunmadığı gözetilmeden, sanık hakkında hükmolunan cezanın TCK’nın 43/1. maddesi uyarınca arttırılması suretiyle sanığa fazla ceza tayin edilmesi,
2-Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK’nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
13.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.