Yargıtay Kararı 20. Ceza Dairesi 2015/14044 E. 2015/4933 K. 02.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/14044
KARAR NO : 2015/4933
KARAR TARİHİ : 02.12.2015

Tebliğname No : 10 – 2015/139097
Mahkeme : İSTANBUL 12. Ağır Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi- Numarası : 17/12/2014- 2014/114 esas ve 2014/ 157 karar
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
1. Sanık Serkan hakkında verilen beraat hükmünün incelenmesi;
CMK’nın 116, 117 ve 119. maddelerine uygun şekilde “adli arama kararı” alınmadan, diğer sanık M.. G..’ın içinde bulunduğu araçta arama yapılması hukuka aykırı olup bu arama sonucunda ele geçirilen uyuşturucu maddenin hukuka aykırı yöntemle elde edilen delil niteliğinde olması nedeniyle hükme esas alınamayacağı anlaşıldığından; yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
2. Sanıklar Murat ve Musa hakkında verilen mahkumiyet hükümlerinin incelenmesi;
1-Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 2013/610-2014/512, 2013/841-2014/513 ve 2014/166-514 sayılı kararlarında da belirtildiği üzere; “adli arama kararı” alınmasını gerektiren olayda arama kararı alınmadan “önleme arama kararı” ile arama yapılması hukuka aykırıdır. Böyle bir arama sonucu bulunan ve suçun maddi konusunu oluşturan deliller ya da suçun maddi konusu “hukuka aykırı yöntemlerle elde edilmiş” olacağından, Anayasa’nın 38. maddesinin 6. fıkrası ile CMK’nın 206. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi, 217. maddesinin 2. fıkrası, 230. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca hükme esas alınamaz.
Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; kolluk kuvvetleri tarafından yapılan istihbari çalışmalar sırasında sanıkların doğu illerinden İstanbul’a uyuşturucu getirecekleri bilgilerine ulaşılması üzerine sanıklar hakkında alınan iletişimin tespiti kararlarına dayanılarak yapılan telefon dinlemelerinde sanıklardan Musa’nın Iğdır’dan İstanbul’a otobüs ile uyuşturucu gönderdiğinin anlaşılması üzerine otogar’a giden kolluk kuvvetleri tarafından suça konu uyuşturucu maddeyi sanık Murat’ın teslim aldığı ve … plakalı araca yüklediğinin tespit edilmesi üzerine, CMK’nın 116, 117 ve 119. maddelerine uygun şekilde “adli arama kararı” veya ”yazılı adli arama emri” alınmadan araç içinde yapılan aramada uyuşturucu maddelerin ele geçirildiği anlaşılmakla, hukuka aykırı arama sonucu ele geçirilen uyuşturucu maddelerin, ”suçun maddi konusu” ve ”suçun delili” olarak hükme esas alınamayacağı gözetilerek, somut olayda suçun maddi konusunun bulunmaması nedeniyle suçun unsurları oluşmadığından, sanıklar hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken, TCK’nın 188/3. maddesi uyarınca mahkûmiyet hükmü kurulması,
2- Kabule göre de;
a) TCK’nın 188/3. maddesinde hapis cezası ile birlikte adli para cezası da öngörülmesine rağmen sanıklar hakkında sadece hapis cezasına hükmedilmesi,
b) Ele geçirilen suç konusu eroinin miktarına bağlı olarak önemi ve değerine göre, TCK’nın 61. maddesindeki ölçütler ile 3. maddesindeki orantılılık ilkesi gereğince sanık Musa hakkında temel cezanın üst sınıra yakın olarak belirlenmesi gerekirken, eksik ceza tayin edilmesi,
c) Suça konu uyuşturucu maddeyi Iğdır ilinden İstanbul iline gönderdiği anlaşılan sanık Musa’nın, TCK’nın 37/1. maddesi gereğince “uyuşturucu madde nakletme” fiilini, diğer sanık Murat ile birlikte gerçekleştiren sıfatıyla sorumlu olduğu gözetilmeden, hakkında TCK’nın 39/2-c maddesi uyarınca suçun işlenmesine yardım ederek icrasını kolaylaştıran sıfatıyla eksik ceza tayin edilmesi,
d) Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK’nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA, bozmanın niteliğine göre tutuklu sanık Murat’ın SALIVERİLMESİNE, başka bir suçtan hükümlü ya da tutuklu bulunmadığı takdirde serbest bırakılmasının sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasına, 02.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.