Yargıtay Kararı 20. Ceza Dairesi 2015/12585 E. 2017/5411 K. 25.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/12585
KARAR NO : 2017/5411
KARAR TARİHİ : 25.10.2017

Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu ticareti yapmak
Hüküm : Mahkûmiyet

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A- Sanık … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan beraat hükümünün incelenmesinde;
Sanık hakkındaki temyiz incelemesi, sanık müdafiinin temyizinin kapsamına göre vekalet ücreti ile sınırlı olarak yapılmıştır.
1136 sayılı Kanun’un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan hükmün BOZULMASINA; ancak; bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun‘un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hükmün birinci fıkrasından sonra gelmek üzere; “Sanık …’in kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre 2.400TL vekalet ücretinin Hazineden alınarak sanığa verilmesine,” fıkrasının eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B-Sanıklar …, …, … ve …. hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
1-a) Sanıklar hakkında 5271 Sayılı CMK’nın 135. maddesince alınan iletişimin tespiti ve kayda alınmasına ilişkin kararlar ile bu kararların uygulanması esnasında elde edilen iletişimin tespit ve çözüm tutanaklarının dosya içerisinde bulunmadığı anlaşılmakla, kolluk fezlekesini düzenleyen kolluk biriminde bunlara ilişkin CD ya da belgelerin var olup olmadığının araştırılması, ilgili kolluk biriminde bulunmuyorsa TİB’den sorulması ve akıbeti araştırılarak varsa hukuki denetime imkan verecek şekilde dosyaya konulması;
b-19.04.2011 tarihinde sanık …’in evinde yapılan aramada ele geçirilen daralı 1,7 gr, aynı tarihte sanık …’in evinde yapılan aramada ele geçirilen daralı 2 gr maddeye ilişkin alınmış analiz raporu bulunup bulunmadığının araştırılması; bulunduğu takdirde aslının veya onaylı suretinin dosya içine alınması; böyle bir rapor bulunmaması halinde söz konusu maddenin, adli emanetten temini ile “uyuşturucu madde niteliğini taşıyıp taşımadığına” ilişkin uzmanlık raporu aldırılarak, sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre ;
2-Anayasa’nın 141/3 ve CMK 230/1. maddeleri gereğince, hükmün gerekçe bölümünde sanıkların lehindeki ve aleyhindeki delillerin belirtilmesi, bu kapsamda hangi sanıkların hangi tarihte kimle ne şekilde telefon konuşması yaptığının ve bu konuşmaların gerçekleşen somut olay ve olgularla bağlantısının gösterilmesi, tüm delillerin ayrı ayrı tartışılarak değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilenlerin belirlenmesi, ulaşılan kanıya göre sanıkların sabit kabul edilen fiilleri açıklanarak bunun nitelendirilmesi gerektiği gözetilmeden, dosya içerisinde yer almayan, fezleke ve iddianamede yazılı telefon görüşmeleri dayanak yapılarak yetersiz gerekçe ile hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanıklar …, …. ile sanıklar … ve … müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan hükümlerin BOZULMASINA,25.10.2017 Tarihinde oybirliğiyle karar verildi.