Yargıtay Kararı 20. Ceza Dairesi 2015/10722 E. 2019/1405 K. 06.03.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/10722
KARAR NO : 2019/1405
KARAR TARİHİ : 06.03.2019

Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hükümler : Mahkûmiyet (Sanıklar …, …, … ve … hakkında)
Beraat (Sanık … hakkında)

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Sanıklar …, …, … ve … hakkında kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
Sanıklar … ve … hakkında koşulları oluşmadığı halde TCK’nın 192/3. maddesi uyarınca indirim yapılarak eksik ceza tayini ve tüm sanıklar hakkında TCK’nın 62. maddesinin uygulanması sırasında yapılan hesap hatası sonucu 3 yıl 10 ay 20 gün yerine 3 yıl 10 ay 10 gün olarak sanıklar lehine eksik ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1)Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “16/01/2012” yerine “06/01/2012” şeklinde yazılması,
2)Adli Tıp Kurumu Malatya Grup Başkanlığınca suça konu uyuşturucu maddeden alınan şahit numunenin de müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3)Hükmün yargılama giderlerine ilişkin kısmında sanık … için yapılan Adli Tıp Kurumu gideri olan 350,00 TL yargılama giderinin sanık …’den tahsiline karar verilmesi,
4)Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanıkların durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin ve sanıkların temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca giderilmesi mümkün bulunduğundan;
1)Gerekçeli karar başlığında suç tarihi kısmındaki “06/01/2012” ibaresinin çıkarılarak yerine “16/01/2012” ibaresinin yazılması,
2)Hüküm fıkrasının müsadereye ilişkin bölümünde yer alan “esrar maddesinin” ibaresinden sonra gelmek üzere “ve Adli Tıp Kurumu Malatya Grup Başkanlığınca suç konusu maddeden alınan şahit numunenin” ibaresinin eklenmesi,
3)Hükmün yargılama giderlerine ilişkin kısmından “sanık … için yapılan Adli Tıp Kurumu gideri olan 350,00 TL yargılama giderinin sanık …’den” ibaresinin çıkarılarak yerine “sanık … için yapılan Adli Tıp Kurumu gideri olan 350,00 TL yargılama giderinin sanık …’dan” ibaresinin eklenmesi,
4)TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan durumuna göre, sanıklar hakkında, TCK’nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin yazılması suretiyle,
Hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Sanık … hakkında kurulan beraat hükmünün avukatlık ücreti yönünden incelenmesinde;
1136 sayılı Kanun’un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan hükmün CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak; bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun‘un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hükmün yargılama giderlerine ilişkin fıkrasından sonra gelmek üzere; “Sanık …’in kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre 2.640,00 TL vekalet ücretinin hazineden alınarak sanığa verilmesine,” fıkrasının eklenmesi suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 06.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.