YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/915
KARAR NO : 2023/933
KARAR TARİHİ : 09.03.2023
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
Taraflar arasındaki protokol hükümlerinin uyarlanması davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraflarca temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının kısmen onanıp kısmen bozulmasına karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili, davalı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, ortak iki çocukları olduğunu her çocuk için ayrı ayrı 300 Amerikan Doları ödeme konusunda taahhütte bulunduğunu, davalının ise 50.000,00 TL’yi müvekkili lehine depo edileceğinin kararlaştırıldığını, davalının bu yükümlülüğünü yerine getirmediğini, müvekkilinin işten çıkarıldığını, nafakaları ödeme gücü bulunmadığını ileri sürerek nafaka miktarı ve nafaka dışında müvekkiline ödeme yükümlüğü getiren protokol hükümlerinin bugünün şartlarına da uyarlanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili, protokolde yer alan yükümlülüklerini yerine getirdiklerini, iştirak nafakasına ilişkin maddenin bizzat davacı tarafından düzenlendiğini, çocukların yüksek yararı gözetilerek davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 24.03.2016 tarih 2014/825 Esas, 2016/184 Karar sayılı ilamı ile protokol ile belirlenen iştirak nafakası miktarının tarafların ekonomik durumları gözetildiğinde fazla olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile Mert Kaymakçı yararına aylık 175 Amerikan Doları ile Onat Kaymakçı yararına aylık 175 Amerikan Doları olarak tespitine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairemizin 22.11.2018 tarih 2017/6600 Esas, 2018/13397 Karar sayılı ilamıyla davalının tanıklarının dinlenilmeden eksik inceleme ile karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğu gerekçeleriyle Mahkeme kararının bozulmasına, bozma sebep ve şekline göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
B. İkinci Bozma Kararı
1. Bozmaya uyan Mahkemenin 06.04.2021 tarih ve 2019/143 Esas, 2021/211 Karar sayılı kararıyla, tarafların yargılama safahatında belirlenen sosyal ve ekonomik durumları bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacının diğer sorumluluklarının yanında nafaka yükümünün tam olarak yerine getirmesinin hakkaniyete aykırı olduğu, hükmedilen iştirak nafakalarının dava tarihinden geçerli olmak üzere her bir çocuk için 150 Amerikan Doları azaltılarak toplam 300 Amerikan Doları olarak devamına karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle her çocuk için ayrı ayrı aylık 175 Amerikan Doları olarak tespitine karar verilmiştir. Bu karara karşı, süresi içinde taraflarca temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 26.10.2021 tarih ve 2021/8395 esas,2021/ 7719 karar sayılı ilamıyla kısa karar ile hüküm ve gerekçeli karar hüküm arasında çelişki olduğu gerekçeleriyle Mahkeme kararının bozulmasına, bozma sebep ve şekline göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, tarafların yargılama safahatında belirlenen sosyal ve ekonomik durumları bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacı babanın diğer sorumluluklarının yanında nafaka yükümünün tam olarak yerine getirmesinin hakkaniyete aykırı olduğu gerekçeleriyle davanın kısmen kabulü anlaşmalı boşanma protokolü ile kabul edilen iştirak nafakasının dava tarihinden geçerli olmak üzere her çocuk için ayrı ayrı aylık 150 Amerikan Doları olarak tespitine, karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı, iştirak nafakası ve anlaşmalı boşanma protokolünde belirtilen maddî giderlerin eşit şekilde uyarlanması talebinin reddi yönünden, davalı ise iştirak nafakası vekâlet ücreti ve yargılama gideri yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Dairenin 22.09.2022 tarihli ve 2022/7413 Esas, 2022/7305 Karar sayılı kararıyla, davacı erkeğin temyiz itirazlarının reddi ile, uyarlama talebinin kabul edilebilmesi için işlemin yapıldığı tarihteki koşulların borçludan kaynaklanmayan bir sebeple olağanüstü derecede değişmesi, bu değişimin sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülmemesi ve öngörülmesinin de beklenmemesi ve ayrıca bu değişim nedeniyle gerçekleşen yeni durumun işlemin taraflarından biri için kendisinden iflasının istenmesinin dürüstlük kuralına aykırı düşecek ölçüde katlanılamaz hale gelmiş olması gerekli olduğu, somut davada, uyarlanması istenilen protokolun 21.02.2013 tarihinde kesinleştiği, uyarlama davasının ise 11.12.2014 tarihinde açıldığı, davacı gösterdiği delillerle protokolün tasdik edildiği tarih ile dava tarihi arasında durumunda önemli bir değişiklik olduğu ve bu nedenle protokol hükümlerinin katlanılamaz hale geldiğini kanıtlayamadığı, davanın reddi gerektiği gerekçeleriyle mahkeme kararın bozulmasına karar verilmiştir.
V. KARAR DÜZELTME
A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran
Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
B. Karar Düzeltme Sebepleri
Davacı vekili, davayı açarken nafakanın hem miktar olarak hem de para cinsinin Türk Lirası olarak uyarlanmasını talep ettiklerini, tarafların 2012 yılında boşandıklarını, davanın yaklaşık üç yıl sonra açıldığı, müvekkilinin evlendiğini ve bu evlilikten de bir çocuk sahibi olduğunu, eşinin trafik cezası geçirmesi sebebi ile malul kaldığını, toplamda dört yıla yakın bir süre işsiz kaldığını, Dolar kurunun fahiş derecede artış gösterdiğini, kirada oturan müvekkilinin protokol ile belirlenen nafakayı ödeme gücünün bulunmadığını, protokolde müvekkilinin işsiz kalması halinde çocukların devlet okuluna gönderileceklerinin kararlaştırılmasına rağmen davalının bu hükme uymadığını, davalının bu davranışına müvekkilinin katlanma yükümlülüğü bulunmadığını, müvekkilinin nafaka yükümlülüğünün ağırlığı neticesinde ikinci evliliğinin de bozulmasına sebep olduğunu, bozma kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın düzeltilmesini ve Mahkeme kararının talepleri doğrultusunda bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, anlaşmalı boşanma protokolünün aşırı ifa güçlüğü nedeniyle uyarlanması istemine ilişkindir. Uyuşmazlık protokol ile belirlenen iştirak nafakası miktarının makul olup olmadığı, protokol hükümlerinin davacıyı katlanılmaz duruma düşürüp düşürmediği, dürüstlük kuralı gereği uyarlama gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 440 ıncı maddesi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ( 4721 sayılı Kanun) 2 nci maddesi, 4 üncü maddesi, 182 inci, 331 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 138 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Yargıtay kararının düzeltilmesi 1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle bozulmuş olup, temyiz ilamında yer alan açıklamalara göre karar düzeltme istemi 1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Karar düzeltme talebinin REDDİNE,
1086 sayılı Kanun 442/son ve 4421 sayılı Kanunun 2 ve 4/b-1 maddeleri delaletiyle takdiren 1.470,00 TL para ceza ile 375.10 TL karar düzeltme ret harcının düzeltme isteyenden tahsiline,
09.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.