Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2023/7870 E. 2023/4756 K. 17.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/7870
KARAR NO : 2023/4756
KARAR TARİHİ : 17.10.2023

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2023/175 E., 2023/220 K.
KARAR : Kısmen kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının manevî tazminat yönünden bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin onanmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davacı karşı davalı yararına manevî tazminat hakkında yeniden hüküm kurulmuştur.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacı karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, yararına yasal faiz ile 150.000,00 TL manevî tazminat ve mal rejiminin tasfiyesi ile şimdilik 20.000,00 TL nin davalı-karşı davacıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
Davalı-karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile müvekkili lehine aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 10.06.2021 tarihli ve 2019/127 Esas ve 2021/366 Karar sayılı kararıyla; erkeğin uzun yıllar cezaevinde bulunduğu, 05.03.2018 tarihinde koşullu salıverme ile dışarı çıktığı, erkeğin 80 yaşında olduğu, kadının erkeğe bakmadığı, yemek vermediği, erkeğin bodrum katında yaşamaya bırakıldığı, ortak haneye alınmadığı, yanına arkadaşlarının gelmesinin engellendiği ve darp edildiği, darp edildikten sonra evden ayrılmak durumunda kaldığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalı karşı davacı kadının tam kusurlu olduğu, kadının ayrı yaşamakta haklı olmadığı gerekçesi ile; kadının davasının reddine, davacı karşı davalı erkeğin davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, erkek yararına 12.000,00 TL manevî tazminata, reddedilen tedbir nafakası davası yönünden mahiyeti itibarıyla vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-karşı davalı vekili yararına hükmedilen manevî tazminatın miktarı ile karşı davanın reddedilmesi nedeniyle lehlerine vekâlet ücretine hükmedilmemesi, davalı-karşı davacı kadın vekili ise asıl davanın kabulü ile karşı davanın reddi yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 16.05.2022 tarihli ve 2021/2277 Esas, 2022/1253 Karar sayılı kararıyla; davacı- karşı davalı erkek yararına kendi davasının kabulü yanında, kadının tedbir nafakası davasının reddi nedeni ile de vekâlet ücreti takdiri gerekirken tek vekâlet ücreti takdir edilmesinin hatalı olduğu gerekçesi ile davacı-karşı davalı erkeğin, kadının tedbir nafakası davasında verilmeyen vekâlet ücretine yönelik istinaf talebinin kabulü, ilgili bendin kaldırılarak yeniden hüküm kurulmasına, davalı karşı davacı kadının istinaf taleplerinin esastan reddine, davacı-karşı davalı erkek vekilinin ise vekâlet ücreti dışındaki istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı,
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-karşı davalı erkek tarafından, manevî tazminatın miktarı yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise her iki dava yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Daire 08.12.2022 tarihli kararı ile kadının reddedilen tedbir nafakası davasında yıllık talep edilen nafaka miktarının kesinlik sınırı altında kalması nedeni ile bu konuya ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiş, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, paranın alım gücüne, kişilik haklarına, özellikle aile bütünlüğüne yapılan saldırının ağırlığına, manevî tazminat isteyenin boşanmaya yol açan olaylarda ağır ya da eşit kusurlu olmadığı anlaşılmasına nazaran … erkek yararına hükmolunan manevî tazminatın az olduğu gerekçesi ile karar bozulmuş, kadının tüm, erkeğin sair temyiz itirazlarının reddi ile bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin onanmasına karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesi Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı-karşı davalının manevî tazminat talebinin kısmen kabulü ile 20.000,00 TL manevî tazminatın davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı karşı davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı karşı davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının kusurlarının ağırlığı dikkate alınarak manevî tazminatın takdir edilmesi gerektiği manevî tazminat miktarının az olduğu gerekçesi ile yararına hükmolunan manevî tazminat miktarı yönünden kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile açılan boşanma davasında erkek yararına hükmolunan boşanmanın fer’îsi niteliğinde olan manevî tazminatın miktarının dosya kapsamı ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci ve 330 uncu maddesi, 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olduğu anlaşılmakla; davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,17.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.