Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2023/4633 E. 2023/3576 K. 04.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/4633
KARAR NO : 2023/3576
KARAR TARİHİ : 04.07.2023

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

KARAR : Karar verilmesine yer olmadığı

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece, Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl ve karşı davaların konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına, asıl ve karşı davada davacı-karşı davalı kadın yararına yargılama gideri ve vekâlet ücretine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı-karşı davalı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; davalı-karşı davacı erkeğin sorumsuz olduğunu, müvekkiline şiddet uyguladığını, hakaretli sözler sarf ettiğini, başka bir kadın ile ilişkisi olduğunu iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun’un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin annesine verilmesine, çocuklar yararına tedbir ve iştirak nafakalarına, davacı kadın yararına, 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; asıl davanın reddini istemiş, davacı-karşı davalı kadının yasa dışı örgüt yayınlara abone olduğunu, ortak çocuklarını bu örgütün açtığı okula kayıt ettirdiğini ileri sürerek karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babasına verilmesine, çocuklar yararına tedbir ve iştirak nafakalarına, davalı-karşı davacı erkek yararına, 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 11.06.2019 tarihli ve 2018/176 Esas, 2019/552 Karar sayılı kararı ile asıl davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin annesine verilmesine, baba ile aralarında kişisel ilişki kurulmasına, çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 300,00 TL tedbir, 350,00 TL iştirak nafakasına, davacı-karşı davalı kadın yararına 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata, karşı davanın reddine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin 11.06.2019 tarihli kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili, asıl davanın kabulü, karşı davanın reddi yönlerinden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

2. Bölge Adliye Mahkemesinin 25.06.2021 tarih ve 2019/1656 Esas, 2021/1016 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinin yetersiz ve çelişkili olduğu gerekçesi ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta 26.10.2021 tarihli ve 2021/307 Esas, 2021/522 Karar sayılı kararı ile evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda sadakat yükümlülüğüne aykırı davranan erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile kadının davasının kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin annesine verilmesine, baba ile aralarında kişisel ilişki kurulmasına, çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 300,00 TL tedbir, 350,00 TL iştirak nafakasına, davacı-karşı davalı kadın yararına 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata, karşı davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili asıl davanın kabulü, karşı davanın reddi yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 11.03.2022 tarih ve 2021/2542 Esas, 2022/565 Karar sayılı ilamıyla istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı-karşı davacı erkek vekili asıl davanın kabulü, karşı davanın reddi yönlerinden temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairemizin 27.09.2022 tarih ve 2022/4181 Esas, 2022/7440 Karar sayılı ilamıyla; taraflar arasında karşılıklı olarak görülen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasının yapılan yargılaması sonucunda davacı-karşı davalı kadının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer’îlerine, davalı-karşı davacı erkeğin davasının ise reddine karar verildiği, İlk Derece Mahkemesince verilen bu karara karşı davalı-karşı davacı erkek tarafından hükmün tamamına yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurulduğu, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf itirazlarının esastan reddine karar verildiği, hükmün davalı-karşı davacı erkek tarafından aynı sebeplerle temyiz edildiği, dava temyiz incelemesinde iken davalı-karşı davacı erkeğin sunduğu 02.09.2022 tarihli dilekçesi ile tarafların İvrindi Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesinin 2022/210 Esas, 2022/229 Karar sayılı kararı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını belirttiği, taraflara ait nüfus kayıtları ve İvrindi Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesi’nin karar içeriği dikkate alındığında tarafların 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince boşandığı ve ilgili hükmün kesinleştiği, boşanma davasının konusuz kaldığı, açıklanan husus gözetilerek tarafların haklılık durumlarına göre yargılama gideri ve vekâlet ücreti hakkında bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bozmaya uyan İlk Derece Mahkemesince yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; yargılama masrafları açısından, bu davanın açılmasında davacı …’nın haklı olduğu ve karşı davanın açılmasında ise Zağnos’un haksız olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle konusuz kalan boşanma davaları hakkında karar verilmesine yer olmadığına, asıl ve karşı davalarda davacı-karşı davalı kadın yararına ayrı ayrı yargılama gideri ve vekâlet ücretine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı-karşı davacı erkek vekili; evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda davacı-karşı davalı kadının tam kusurlu olduğunu, asıl ve karşı davada yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı-karşı davalı kadına yükletilmesine karar verilmesi gerektiğini, kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, uyulmasına karar verilen bozma ilamına uygun karar verilip verilmediği, konusuz kalan davada haklılık durumu belirlemesinin ve buna bağlı olarak yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmesinin isabetli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi; 6100 sayılı Kanun’un 323 üncü maddesinin birinci fıkrasının (ğ) bendi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; davalı-karşı davacı erkek vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı-karşı davacı erkek vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Zağnos’a yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

04.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.