Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2023/2673 E. 2023/5459 K. 21.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/2673
KARAR NO : 2023/5459
KARAR TARİHİ : 21.11.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3273 E., 2023/178 K.
KARAR : Başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/637 E., 2022/217 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulüyle tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer’îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı-karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle: kadını asabi ve olumsuz davranışları nedeniyle geçimsizlik yaşandığını, evliliği için özen ve fedakarlık göstermediğini, kadının, erkeğin ilk evliliğinden çocukları olduğunu bilmesine rağmen sonrasında bu konuda problem çıkardığını, onları istemediğini, erkeğe ve çocuklarına karşı kaba davranışlar sergilediğini, hakaret ettiği, birlik görevlerini yerine getirmediğini, önceki eşi ile kıyasladığını, asosyal ve agresif olduğunu, erkeğin akrabalarını kabul etmediğini, fındık zamanı erkeğin ailesinin yanına köye gidileceği zaman kadının eşlik etmediğini, sebepsiz yere uzaklaştırma kararı aldırdığını, erkeğin eve giremediğini, erkeğin önceki evliliklerinden olan çocuklarını evden atmak ile tehdit ettiğini, yemek yapmadığını ileri sürerek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, erkek yararına 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
Davalı-karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle: evlilikleri süresince kadının maaşını erkeğe verdiğini, bu dönemde erkeğin kadına iyi davrandığını, pandemi nedeniyle kadının işten ayrıldığı zamanda ise erkeğin davranışlarının değiştiriğini, kadınla ilgilenmediğini, aramadığını, gece geç vakte kadar TV seyrettiğini, yatakları ayırdığını, odasına gelmediğini, birlik görevlerini yerine getirmediğini, cinsel şiddet uyguladığını, başka birini sevdiğini, kadınla ailesinin isteği doğrultusunda evlendiği yönünde sözler söyleyerek duygusal şiddet uyguladığını, ekonomik şiddet uyguladığını, kadının sağlık durumundan dolayı bahçe işlerinde çalışamaması nedeniyle erkeğin eşine hakaret ettiğini, evden kovduğunu ya da kalması için kira talep ettiğini ileri sürerek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüyle 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın yararına 75.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine, yine kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının, erkeğin önceki evliliğinden olan çocuklarının evlendikten sonra onlarla birlikte yaşayacağını bilerek ve kabul ederek eşiyle evlenmesine rağmen, evlendikten sonra eşinin çocuklarıyla yaşamak istemediği, erkeğe ve çocuklarına hakaret ettiği, erkeğin akrabalarını eve misafir olarak kabul etmediği, bayramlaşmaya gittiğinde eşine eşlik etmediği, çocuklarına harcama yapmasına, onların ihtiyaçlarını karşılamasına engel olduğu, erkeği eski eşiyle kıyasladığı, eşiyle birlikte olmadıklarını ailesine anlattığı, eşinin çocuklarına onları evden atacağını söylediği, ev işlerini eşinin kızına yaptırdığı, erkeğin annesi ameliyat olacağı zaman eşine “annenin bir oğlu daha var, ben onunla uğraşamam” dediği, ailesiyle ve akrabalarıyla görüşmesini engellediği, çocuğu …yı eve almadığı, yemek masasına eşinin çocuklarını oturtmadığı, buna karşılık erkeğin, kadın işten çıkınca tavrının değiştiği, huzursuzluk çıkardığı, kadından borç alıp ödemediği, kadına “çalışacaksın, eve para getireceksin” şeklinde sözler söylediği, erkeğin ailesine eşini istemediğini söylediği, böylece evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda kadının ağır, erkeğin az kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl ve karşı davanın kabulüyle 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, erkek yararına yasal koşulları oluştuğu gerekçesiyle 6.000,00 TL maddî, 6.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine, kadın yararına karar kesinleşinceye kadar 600,00 TL tedbir nafakası ödenmesine, kadının maddî-manevî tazminat ile yoksulluk nafakası taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı kadın vekil istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde; İlk Derece Mahkemesi kararının erkeğin kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar ile kendi tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi, tedbir nafakasının miktarı yönünden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkek tanıklarının erkeğin önceki evliliğinden olan çocukları ve erkeğin annesi olduğunu, yanlı ve çelişkili beyanda bulunduklarını, kadının erkeğin önceki evliliğinden olan çocuklarına karşı ilgili davrandığını, taraflar arasındaki geçimsizlik sebebinin kadının işten ayrılması olduğunu, birlik görevlerini yerine getirdiğini ileri sürerek kararın erkeğin kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar ile kendi tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi, tedbir nafakasının miktarı yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte kadından kaynaklı bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, tarafların kusur durumlarına göre erkek yararına maddî ve manevî tazminat ödenmesine ve kadının tazminat taleplerinin reddine ilişkin şartların gerçekleşip gerçekleşmediği, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmesinin hatalı olup olmadığı ile kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası miktarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen …, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının Nurcihan’a yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.