Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2023/2393 E. 2023/5924 K. 05.12.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/2393
KARAR NO : 2023/5924
KARAR TARİHİ : 05.12.2023


MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/977 E., 2023/314 K.


KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında
hüküm kurulması
İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 4. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/218 E., 2022/80 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davanın ayrı ayrı kabulüne karar verilmiştir. Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılarak davacı kadın tarafından zina hukuki sebebine dayalı açılan dava ile birleştirilmek üzere gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın ve birleşen davaların ayrı ayrı kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, kadın vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı … kadın tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
1…. kadın vekili dava ve birleşen davaya cevap dilekçesinde; erkeğin sürekli şiddet uyguladığını, türlü eziyetler ettiğini, sadakat yükümlülüğüne uymadığını, telefonunun şifresini değiştirdiğini, telefonunu yanından ayırmadığını, sürekli hakaret ettiğini, aşağıladığını, saygısızlık yaptığını, bağırdığını, ilgi göstermediğini, iletişim kurmadığını, erkeğin ailesinin evliliğe müdahale ettiğini, bağımsız konut temin etmediğini, aşırı sinirli ve agresif bir yapıya sahip olduğunu, sürekli seni sevmiyorum istemiyorum, defol tarzında konuşmalar yaptığını, kadının ailesini sürekli tehdit ettiğini, erkeğin ve ailesinin kadının ailesine sürekli hakaret ettiğini, erkeğin müvekkilini tek başına markete bile göndermediğini, kadının telefonunun sık sık alınarak kendisine verilmediğini, ailesi ile görüşmesinin kısıtlandığını, ailesinin eve gelmesinin yasaklandığını, erkeğin sürekli alkol kullandığını, eve geç geldiğini, sık sık evi terk ettiğini, sosyal ortamlardan ve etkinliklerden uzak tuttuğunu iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun’un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakalarına, 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

2. … kadın vekili birleşen dava dilekçesinde; boşanma davası devam ederken erkeğin başka bir kadınla birlikte yaşamaya başladığını ve o kadından da çocuğu olduğunu, zina yaptığını iddia ederek 4721 sayılı Kanun’un 161 inci maddesi gereğince tarafların boşanmalarına, aylık 1.500,00TL tedbir-yoksulluk nafakasına, 200.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili cevap ve birleşen dava dilekçesinde; asıl davanın reddini istemiş, kadının sadakat yükümlülüğünü yerine getirmediğini, birleşen davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince tarafların boşanmalarına, erkek yararına 150.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 30.06.2020 tarih ve 2018/741 Esas, 2020/263 Karar sayılı kararı ile asıl ve birleşen davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, kadın yararına aylık 250,00 TL tedbir, 350,00 TL yoksulluk nafakasına, 11.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde … kadın vekili tarafından kusur belirlemesi, birleşen davanın kabulü, kadın yararına verilen maddî – manevî tazminat ve tedbir – yoksulluk nafaka miktarı; davalı-davacı erkek vekili tarafından kusur belirlemesi, asıl davanın kabulü, kadın yararına tedbir – yoksulluk nafakası ve maddî – manevî tazminat verilmesi, erkek yararına maddî – manevî tazminat verilmemesi yönlerinden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

2. Bölge Adliye Mahkemesinin 26.05.2021 tarih ve 2020/1259 Esas, 2021/910 Karar sayılı kararı ile taraflarca, karşılıklı davaların kabulünün istinaf edildiği, bu nedenle boşanma yönünden verilen kararın kesinleşmediği, … … tarafından davalı-davacı … aleyhine Konya 2. Aile Mahkemesi’nin 2021/289 Esas sayılı dosya ile zina nedenine dayalı 30.04.2021 tarihinde boşanma davasının açıldığı, … vekilinin dosyalarının birleştirilmesini talep ettiği, bu nedenle kusur durumunun birlikte değerlendirilmesi açısından davaların birleştirilerek görülmesi gerektiği, ayrıca tanık … ‘nın, erkeğin başka kadınla cinsel içerikli mesajlaştığını kendisine gösterdiğini beyan ettiği, ancak bu mesaj içerikleriyle ilgili ayrıntılı beyanının alınmadığı gerekçesi ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin cinsel içerikli yazışmalar yaptığı, bu şekilde sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, zina eyleminin sabit olduğu, küfür ettiği, şiddet uyguladığı, kadını tek başına ailesinin evine göndermediği, ailesiyle görüşmesinde sıkıntı çıkardığı, zaman zaman eve geç saatlerde ve alkollü olarak geldiği, kadının ise güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alındığında, boşanma davasının açılmasıyla ayrı yaşama hakkına haiz olan ve boşanmakla yoksulluğa düşeceği kanaatine varılan kadın yararına tedbir ve yoksulluk nafakasına, mevcut ve beklenen menfaatleri boşanma yüzünden haleldar olan ve ayrıca boşanmaya sebebiyet veren olaylar sonucu kişisel hakları ve menfaatleri saldırıya uğrayan kadın yararına, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya sebebiyet veren olaylardaki kusur durumu, kadının yaşı ve yeniden evlenme şansı, evlilik birliğinin süresi ve hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, ağır kusurlu erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile kadın tarafından açılan asıl davanın 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi, kadın tarafından açılan birleşen davanın 161 inci maddesi, erkek tarafından açılan birleşen davanın 166 ncı maddesi gereğince ayrı ayrı kabulüne, tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir, toptan 15.000,00 TL yoksulluk nafakasına, kadın yararına 18.000,00 TL maddî, 17.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1…. kadın vekili, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; erkek tarafından açılan birleşen davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminat ve nafakaların miktarı yönlerinden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-davacı erkek vekili, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kadın tarafından açılan asıl ve birleşen davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve kendi tazminat taleplerinin reddi yönlerinden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının sadece … ile güven sarstığı, … ile görüşmesinin evlenmeden önce olduğu, Mahkemece taraflara yüklenen diğer kusurlu davranışların sabit olduğu asıl ve birleşen davaların kabulünün doğru olduğu, kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ile tazminatların miktarının az olduğu, erkeğin tazminat taleplerinin reddinin doğru olduğu gerekçesi ile kadının kusur belirlemesi, maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakasının miktarına yönelik istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) inci alt bendi gereğince istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kadın yararına toptan 20.000,00 TL yoksulluk nafakasına, 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin tüm, kadının diğer istinaf taleplerinin ise 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde … kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
… kadın vekili, müvekkilinin bir dönem kullandığı telefonun erkeğin adına olduğunu, müvekkilinin kusuru olmadığını, erkeğin birleşen davasının reddi gerektiğini, erkeğin kusurlarının eksik tespit edildiğini, dilekçelerinde ileri sürdükleri bütün iddiaların ispatlandığını ancak gerekçede yer almadığını, müvekkili yararına hükmedilen tazminat ve nafaka miktarlarının yetersiz olduğunu, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; erkek tarafından açılan birleşen davanın kabulü, kusur belirlemesi, tedbir- yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminatların miktarları yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, karşılıklı boşanma davası olup, uyuşmazlık taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına hükmedilen tazminat ile nafakaların miktarlarının tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına, dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun’un 4 üncü, 166 ncı, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci maddeleri. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre … kadının aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, … kadın yararına hükmolunan maddî ve manevî tazminat azdır. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 6098 sayılı Kanun’un 50 nci ve 51 inci madde hükümleri nazara alınarak, 4721 sayılı Kanun’un 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları uyarınca daha uygun miktarda maddî ve manevî tazminat takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının maddî ve manevî tazminat miktarları yönünden … kadın yararına BOZULMASINA,

2…. kadının sair temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan harcın istek halinde yatırana iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.