Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2023/1859 E. 2023/5646 K. 23.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1859
KARAR NO : 2023/5646
KARAR TARİHİ : 23.11.2023

MAHKEMESİ: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/928 E., 2022/1970 K.
KARAR : Kararın kaldırılarak kısmen yeniden esas hakkında hükümkurulması
İLK DERECE MAHKEMESİ: Küçükçekmece 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/345 E., 2019/694 K.

Taraflar arasındaki boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüyle tarafların boşanmalarına ve boşanmanın ferilerine, kadının ziynet alacağı davasının ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurularının kısmen kabulüyle kararın kaldırılarak kısmen yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle: erkeğin kadına ve kadının ailesine hakaret ettiğini, kadını tehdit ettiğini, şiddet uyguladığını, kadının erkeğin şiddeti sonrasında evden ayrılarak kök ailesinin yanına gittiğini, kişisel eşyalarını almak için ortak konuta gittiğinde erkeğin kapının kilidini değiştirdiğini, erkeğin karşı çıkması üzerine üniversite eğitimini yarıda bıraktığını, evlendiği tarihten itibaren kadının maaşına el koyduğunu ileri sürerek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 162 nci maddesi, bu talep kabul edilmediği takdirde aynı kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadının çalışmayı bırakmak zorunda kalması nedeniyle aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yine kadın yararına 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata, düğünde takılan ziynet eşyaları ile paraların kadına aynen iadesine, aynen iadesi mümkün değilse bedelinin erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
Davalı erkek usulüne uygun tebligata rağmen davaya süresi içerisinde cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin kadına sürekli hakaret ettiği, fiziksel şiddet uyguladığı ve kadını evden kovduğu, bu eylemlerin onur kırıcı davranış niteliğinde olduğu gerekçesiyle davanın kabulüyle 4721sayılı Kanun’un 162 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, tarafların ekonomik durumu ve evlilik süresi göz önünde bulundurulduğunda kadın yararına 6.000,00 TL toptan yoksulluk nafakası ödenmesine, kadın yararına yasal şartları oluştuğu gerekçesiyle 6.000,00 TL maddî, 8.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine, kadının ziynet alacağı davası yönünden yapılan değerlendirmede ise kadının talebi içinde bulunan 10 çeyrek altının kadın tarafından evden alındığı, bir takım ziynetlerin davalı erkekte kaldığı ancak bu ziynetlerin erkekte olup olmadığının bilinmediği gerekçesiyle kadının aynen iade talebinin reddine, cins ve miktarları gerekçeli kararın 7 numaralı bendinde yazan ziynet bedellerinin erkekten alınarak yasal faizi ile birlikte kadına ödenmesine, fazlaya ilişkin talepler ile düğünde takılan paraların ziynet eşyası kapsamında kalmadığı gerekçesiyle kadının paraların iadesine yönelik talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı kadın vekili istinaf dilekçesiyle; İlk Derece Mahkemesi kararının erkeğe yüklenmeyen vakıalar, maddî ve manevî tazminatların miktarı ile reddedilen ziynet ve para alacağı yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı erkek vekili istinaf dilekçesiyle; İlk Derece Mahkemesi kararının kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen maddî ve manevî tazminatlar ile kadının kabul edilen ziynet alacağı davası yönünden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince erkeğe yüklenen kusurların sabit olduğu, kadına yüklenecek bir kusur bulunmadığı, tehdit vakıasının ispatlanmadığı, erkeğin ekonomik şiddet uyguladığının ispatlanmış olmasına rağmen onur kırıcı davranış olarak nitelendirilemeyeceği, tarafların kusurlu davranışları ve ekonomik durumlarına nazaran kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının düşük olduğu, İlk Derece Mahkemesince aynen iade ve paranın ziynet kapsamı dışında tutulması nedeniyle bu talepler yönünden ret kararı verilmesinin içtihatlara aykırı olduğu, kadının faiz talebi olmadığı halde Mahkemece faize hükmedilmesinin isabetsiz olduğu, erkeğin davaya süresinde cevap vermediği ve delil sunmadığı, 10 adet çeyrek altının tutanakla kadına teslim edilen ziynetler olduğunun kabulüne imkan olmadığı, ziynet eşyalarının erkek tarafından davacıya iade edilmediğinin toplanan delillerle ispatlandığı gerekçesiyle kadının maddî ve manevî tazminatların miktarına ve hem kadının hem de erkeğin ziynet alacağına ilişkin istinaf başvurularının kısmen kabulüyle İlk Derece Mahkemesi kararının bu yönlerden kaldırılmasına, yeniden kısmen esas hakkında hüküm kurulması suretiyle kadın yararına 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine, kadının ziynet alacağına ilişkin davasının kısmen kabulüyle kararda cins ve miktarı belirtilen ziynetlerin ve paranın erkekten tahsili ile kadına ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, tarafların sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının sebepsiz yere ortak konutu terk ettiğini, kadına fiziksel şiddet uygulamadığını, ceza mahkemesi kararının hukuk hakimini bağlamadığını, erkeğin kusursuz olması nedeniyle aleyhine maddî ve manevî tazminata hükmedilmesinin isabetsiz olduğunu, miktarların fahiş olduğunu, kadına ait ziynetlerin erkek tarafından zorla alınmadığını, erkeğin elinde herhangi bir ziynet eşyası bulunmadığını, kadının ve vekilinin de imzası bulunan tutanağa göre ziynetlerin kadın tarafından teslim alındığını, bunun aksi yönde yapılan iddianın kadın tarafından ispatlanamadığını ileri sürerek kararın kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen maddî ve manevî tazminatlar ile bunların miktarı ve kadının kabul edilen ziynet alacağı davası yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte erkekten kaynaklı bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, tarafların kusurlarına göre kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesine ilişkin yasal koşulların oluşup oluşmadığı ile koşullar oluşmuş ise miktarların hakkaniyete uygun bir şekilde belirlenip belirlenmediği, ziynetlerin erkeğin uhdesinde kalıp kalmadığı ile kadının ziynet eşyalarına ilişkin davasını ispatlayıp ispatlayamadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 162 nci maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 226 ve davamı maddeleri. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ncı maddesi, 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen …, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,23.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.