Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2022/7699 E. 2022/10176 K. 08.12.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/7699
KARAR NO : 2022/10176
KARAR TARİHİ : 08.12.2022

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından velâyet ve iştirak nafakası yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, hükmedile tazminatlar ve iştirak nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Karşılıklı olarak açılan evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davalarının yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu belirtilerek karşı davanın feragat nedeni ile reddine, asıl davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın ferilerine hükmedilmiştir. Tarafların istinaf kanun yoluna başvuruları üzerine bölge adliye mahkemesince harcın tamamlanması yönünde karar kaldırılmış olup ilk derece mahkemesince eksiklik tamamlanarak aynı karar tekrar verilmiştir. Tarafların istinaf kanun yoluna başvuruları üzerine bölge adliye mahkemesince, kadının davadan feragati nedeni ile erkeğe kusur yüklenemeyeceği, kadının tam kusurlu olduğu gerekçesi ile erkeğin kusur tespiti ve tazminatlara yönelik istinaf taleplerinin kabulüne karar verilmiştir. Hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı erkeğin tüm, davalı-davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Türk Medeni Kanunu’nun 174/2. maddesi gereğince manevi tazminata hükmedilmesi için boşanmaya sebep olan olayların, tazminat talep eden tarafın kişilik haklarına saldırı niteliğinde olması gerekir. Dosyada mevcut delillerden kadından kaynaklanan ve davacı-davalı erkeğin kişilik haklarına saldırı teşkil eden maddi bir hadisenin varlığı kanıtlanmış değildir. Davalı-davacı kadına kusur olarak yüklenen ve gerçekleşen kusurlu davranışlar ise manevi tazminatı gerektirmez. Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi koşullarının gerçekleşmediği nazara alınmadan erkek yararına manevi tazminata hükmedilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
3-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocukların ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle bölge adliye mahkemesi kararının BOZULMASINA, temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın …’e yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 397.80 TL temyiz başvuru harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran Kübra’ya geri verilmesine, dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 08.12.2022 (Prş.)