YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/6488
KARAR NO : 2022/7402
KARAR TARİHİ : 26.09.2022
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Analık Davası
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Davacı, nüfusta annesi olarak görünen … …’ın babasının resmi nikahlı eşi olduğunu, biyolojik annesinin … olduğunu, ’nin de nüfus kayıtlarında … … olarak göründüğünü iddia ederek nüfus kaydının düzeltilmesini talep etmiştir. Mahkemece “Davacının annesi olduğu iddia edilen kişinin kimliğinin tespit edilemediği, mezarının dahi nerede olduğu bilinmediği, bu sebeple DNA incelemesi yaptırılamadığı, davacının davasını ispatlayamadığı” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı tarafından temyiz kanun yoluna başvurulması üzerine temyiz incelemesi yapan Yargıtay 8. Hukuk Dairesi, 15.06.2017 tarih ve 2017/2411 Esas-2017/9199 karar sayılı ilamıyla “Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 36. maddesine göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunlu olduğu, mahkemenin oluşumuna ilişkin bu yasa hükmü dikkate alınmadan nüfus idaresi temsilcisinin yokluğunda yargılama yapılarak karar verilmeyeceği” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Yerel mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada, “anne olduğu iddia edilen … … ile davacı arasında 17.08.2021 tarihli Ankara Adli Tıp Kurumu DNA raporna göre … olduğu düşünülen müteveffanın, … için Biyolojik anneliği reddedildiği” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, davacının talepleri arasında nüfusta kayden annesi olarak görünen …’nin annesi olmadığının tespiti olduğuna göre, nüfus kayıtlarındaki düzeltme istemine ilişkin davalarda, mahkemelerin hiç bir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunduğu gözetilerek, davacı ile davacının kayden annesi olarak görünen … … arasında DNA testi yaptırılıp alınacak rapor da gözetilerek davacının bu talebi ile ilgili bir karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru görülmemiştir. Kararın bu nedenle bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan sebeple BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 26.09.2022 (Pzt.)