Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2022/398 E. 2022/2850 K. 24.03.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/398
KARAR NO : 2022/2850
KARAR TARİHİ : 24.03.2022

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma – Ziynet Alacağı

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından her iki boşanma davası ve ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1- 6100 sayılı HMK’nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca “Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar” temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun’un 44. maddesi ile de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298.maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür. Karar tarihi itibariyle bu miktar “78.630,00 TL” olarak belirlenmiştir.
Somut olayda kabul edilen ziynet alacağı miktarı 31.646.17,00 TL olup, karar tarihindeki kesinlik sınırı olan 78.630,00 TL’yi aşmadığından bölge adliye mahkemesince verilen karar Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-a maddesi gereğince kesindir. Bu sebeple davalı karşı davacının ziynet alacağına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Davalı- karşı davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
a) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalen temyiz itirazları yersizdir.
b) Boşanan eş yararına yoksulluk nafakasına hükmedebilmek için, nafaka talep eden eşin boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olması gerekir (TMK m. 175). İlk derece mahkemesince davacı- karşı davalı kadının asgari ücretle çalıştığı bu sebeple yoksulluğa düşeceği gerekçesiyle kadın lehine yoksulluk nafakasına hükmolunmuş, bölge adliye mahkemesince erkeğin yoksulluk nafakası yönünden istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş ise de; toplanan delillerden davacı-karşı davalı kadının bir alışveriş merkezinde asgari ücretle çalıştığı, düzenli ve sürekli gelir elde ettiği, davalı- karşı davacı erkeğin çiftçilikle uğraştığı aylık ortalama 1.000,00.-TL gelirinin bulunduğu, tarafların ekonomik durumlarının birbirine yakın olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, Türk Medeni Kanunu’nun 175. maddesi koşulları somut olayda davacı-karşı davalı kadın yararına gerçekleşmemiştir. O halde, davacı- karşı davalı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple davalı karşı davacı erkeğin ziynet alacağına yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE, hükmün yukarıda 2.b bentte gösterilen sebeple yoksulluk nafakası yönünden BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 2.a. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi.24.03.2022 (Per.)