Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2022/2214 E. 2022/4399 K. 12.05.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/2214
KARAR NO : 2022/4399
KARAR TARİHİ : 12.05.2022

MAHKEMESİ : …Bölge Adliye Mahkemesi …Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından davanın kabulü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı erkek tarafından açılan boşanma davasının yapılan yargılaması sonucunda, davalı kadının ortak konutu terk etmek suretiyle birlik görevlerini yerine getirmediği, fiili ayrılık döneminde, eşinin eve dönmesine yönelik isteğini kabul etmeyerek birlikte yaşamaktan kaçındığı, böylece boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tam kusurlu olduğu belirtilerek, erkeğin davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına hükmedilmiş, müşterek çocukların velayeti davalı kadına verilmiştir. Davalı kadın tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, bölge adliye mahkemesince kadının istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir. Hüküm yukarıda gösterilen şekilde davalı kadın tarafından temyiz edilmiştir.
Dava evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davasıdır (TMK m.166/1). Davacı erkek evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda davalı kadının kusurlarını ispat etmekle mükelleftir. Her ne kadar ilk derece mahkemesince davalı kadına, ortak konutu terk ederek birlik görevlerini yerine getirmediği kusuru yüklenmişse de, fiili ayrılık tek başına boşanma sebebi olmadığı gibi ortada terk hukuki nedenine (TMK. md. 164) dayalı bir dava da bulunmamaktadır. Türk Medeni Kanunu’nun 166/1-2. maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Açıklanan sebeplerle davalı kadının boşanmaya sebebiyet veren kusurlu bir davranışı ispatlanamadığından, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan sebeple temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi.