Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2022/2071 E. 2022/4682 K. 18.05.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/2071
KARAR NO : 2022/4682
KARAR TARİHİ : 18.05.2022

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi …Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, kadının kabul edilen boşanma davası ve ferileri, reddedilen tazminat talepleri ile kadının kabul edilen ziynet alacağı davası yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, erkeğin kabul edilen davası, lehine hükmedilen tazminat ve nafaka miktarları ile ziynet alacağı davasının reddedilen kısmı ve yargılama giderleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Tarafların ziynet alacağı davası yönünden temyiz başvurularının incelenmesinde;
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesinin 1 inci fıkrasının (b) bendi uyarınca “Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar” temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli ve 6763 Sayılı Kanunun 44. maddesi ile 6100 Sayılı Kanuna eklenen Ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanununun mükerrer 298. maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür. Karar tarihi itibarıyla bu miktar “78.630,00TL” olarak belirlenmiştir.
Somut olayda davalı-karşı davacı kadının reddedilen ziynet eşyası bedeli toplam 10.300,00 TL tutarında, kabul edilen ziynet eşyası bedeli de toplam 55.983,00TL olup, bölge adliye mahkemesince verilen karar kesindir. Bu nedenle, tarafların ziynet alacağı davasına yönelik temyiz başvurularının reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Tarafların diğer temyiz itirazlarına incelenmesine gelince;
a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı erkeğin tüm, davalı-karşı davacı kadının ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yersizdir.
b-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat azdır. Açıklanan sebeple, davalı-karşı davacı kadın lehine uygun miktarda maddî ve manevî tazminat (TMK m. 174/1-2) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
c-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece, Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 2/b ve 2/c bentlerinde gösterilen sebeplerle bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 2/a bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, tarafların ziynet alacağına yönelik temyiz dilekçelerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple REDDİNE, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden İhsan’a yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 397.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatıran Songül’e geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi.18.05.2022 (Çrş.)