YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/179
KARAR NO : 2022/2548
KARAR TARİHİ : 17.03.2022
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından tazminatlar ve nafakaların miktarı ile yargılama giderleri ve vekâlet ücreti yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle ilk derece mahkemesince verilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından tazminatlar ve nafakaların miktarı ile vekâlet ücreti yönünden istinaf edilmiş olup, kusur belirlemesi yönünden istinaf talebinde bulunulmadığından bölge adliye mahkemesince davalı-karşı davacı erkeğe “kadını sürekli olarak evden kovduğu” vakıasının yüklenmesi doğru olmayıp kusur belirlemesinde hükme esas alınamayacağının, yine kusur yönünden kadının istinafı bulunmadığından ilk derece mahkemesince davacı-karşı davalı kadına yüklenen kusurların kesinleştiği bu sebeple ilk derece mahkemesince kadına yüklenen “git halanın kızını al benden sana fayda yok” dediği ve “sık sık evi terk ettiği” vakıalarının da bölge adliye mahkemesince çıkartılmasının doğru olmadığı ve kusur belirlemesinde dikkate alınmasının gerektiği ancak; yapılan yargılama ve toplanan delillerden tarafların ilk derece mahkemesi ve bölge adliye mahkemesince kabul edilen ve gerçekleşen diğer kusurlu davranışlarına göre boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-karşı davacı erkeğin yine de ağır kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre, davalı-karşı davacı erkeğin tüm, davacı-karşı davalı kadının ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-karşı davalı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu’nun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddî (TMK m. 174/1) ve manevî (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararının yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden …’e yükletilmesine peşin alınan harcı mahsubuna ve 292.10 TL temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatıran …’e geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, oy birliğiyle karar verildi.17.03.2022 (Prş.)