YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/11235
KARAR NO : 2023/2050
KARAR TARİHİ : 02.05.2023
…
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/1915 E., 2022/977 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 14. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2016/805 E., 2019/536 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının açtığı asıl davanın reddine, erkeğin açtığı birleşen davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer’îlerine karar verilmiştir.
Kararın davacı- davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı- davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin evlilik boyunca psikolojik, fiziksel, cinsel şiddete maruz kaldığını, erkeğin evin ihtiyaçları konusunda her zaman zorluklar çıkardığını, gerekli maddî desteği vermediğini, erkeğin müvekkilin ve evin ihtiyaçlarını gidermek için cinsel isteklerini şart koştuğunu, ters ilişkiye zorladığını, eve içkili gelerek sebepsiz yere tartışma çıkardığını, müvekkilini herkesin içinde … gördüğünü, hakaret ettiğini, evine, eşine çocuklarına gereken ilgiyi göstermediğini belirterek evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuk Mert’in velâyetinin anneye verilmesine, çocuk için aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- davacı erkek vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; kadının on senedir yatağını ve odasını ayırdığını, elinden telefonu hiç düşürmediğini, hiçbir şeyle ilgilenmediğini, müvekkilini sevmediğini etrafa söylediğini, sosyal medyada yabancı erkeklerle arkadaşlık teklif ve kabul ettiğini, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, erkek arkadaşı ile evi terk ettiğini belirterek evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, velâyetin babaya verilmesine, müvekkili yararına 100.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının sosyal medya üzerinden başka erkekler ile mesajlaştığı, duruşmada … Ç. ile Yalova’ya gittiğini ve facebooktan … olduklarını beyan ettiği, sunulan facebook çıktısı ile erkeği aldattığı, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı vakıasının ispatlandığı, boşanmaya sebep olan olaylarda kadının tam kusurlu olduğu, erkeğin kusuru bulunmadığı gerekçesiyle asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, kadın tam kusurlu olduğundan yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesine, 4721 sayılı Kanun’un 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası koşulları erkek lehine oluştuğundan erkek lehine 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı- davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı- davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin ve buna bağlı olarak asıl davanın, yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat talebinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek asıl davanın reddi, birleşen davanın kabulü, kusur belirlemesi, yoksulluk nafakasının reddi, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi, erkek lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminatlar, velâyet, kişisel ilişki tesis edilmemesi, lehe vekâlet ücretine hükmedilmemesi yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ortak çocuk 15.05.2001 doğumlu Mert 15.05.2019′ da … olduğu halde velâyetle ilgili hüküm tesisi, kabule göre de kişisel ilişki tesis edilmemesinin hatalı olduğu, gelinen aşamada bu taleplerin konusunun kalmadığı gerekçesi ile kadının velâyet ve kişisel ilişkiye yönelik istinaf başvurusu konusuz bırakıldığından karar verilmesine yer olmadığına, tarafların belirlenen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, ihlal edilen mevcut veya beklenen menfaat ile kişilik haklarına yapılan saldırı, hakkaniyet ilkesi gereğince erkek yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminatların esasının yerinde fakat miktarlarının fazla olduğu gerekçesiyle … kadının erkek lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminata yönelik istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükmünün kaldırılarak yerine yeniden hüküm tesis edilmek suretiyle; erkek yararına 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata, kadının diğer istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı- davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı- davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde de belirttiği sebeplerle asıl davanın reddi, birleşen davanın kabulü, kusur belirlemesi, yoksulluk nafakasının reddi, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi, erkek lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminatlar, lehe vekâlet ücretine hükmedilmemesi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasında görülen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davasında tarafların kusurlu olup olmadığı, kadının boşanma davasının kabulü gerçekleşip gerçekleşmediği, kadının yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddinin yerinde olup olmadığı, erkeğin boşanma davasının kabulü ile erkek lehine tazminatlara hükmedilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği ve miktarları noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 … maddeleri; 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi, 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 … maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 50 nci ve 51 … maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 … maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen …, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup … erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 … maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
02.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.