Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2022/11138 E. 2023/793 K. 01.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/11138
KARAR NO : 2023/793
KARAR TARİHİ : 01.03.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması, tapu iptali tescil, tasarruf yetkisinin sınırlanması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili, davalı banka vekili ve davalılar …, … ve … tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Davacılar vekilleri tarafından yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 16.02.2021 gün ve 2017/6474 – 2021/1348 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltmenin duruşmalı olarak yapılması talebinde bulunulmuş ise de karar düzeltme incelemesinin duruşmalı yapılabileceğine dair düzenleme bulunmadığından duruşma talebi reddedilmekle; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan …’un oğlu …’ın piyasaya olan borçlarını ödemek amacıyla davacı eşlerine hiçbir şekilde bilgi vermeden ekonomik yardımda bulunduklarını, bu çerçevede oğul …’ın davalı Türkiye İş Bankası’nın Sarıyer ve Unkapanı şubelerinden kredi kullandığını, çek karneleri aldığını, oğul …’ın piyasaya olan borçları artınca davalı Türkiye İş Bankası Unkapanı Şubesinin kullandırdığı kredilerin teminatı olarak …’ın babası … ve diğer kardeşlerin müşterek 1/3 nispetinde malik oldukları aile konutu olarak kullandıkları, … ili Sarıyer İlçesi … Ayazma Mevkii 11 Ada 13 Pafta 5 Parsel sayılı 703 m2 lık taşınmaz üzerine en büyük ağabey durumundaki baba İlhan’ın da diğer küçük kardeşlerini ikna ederek Sarıyer Tapu’suna götürerek ipotek tesis ettirdiklerini, müvekkillerinin bu ipotekten haberlerinin olmadığı gibi hiçbir şekilde de muvafakatları olmadığını, bu nedenlerle taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine, taşınmazı icradan ihale suretiyle satın alan, ancak tapudan henüz üzerine devri yapılmayan, davalı ihale alıcısı … üzerindeki tapu kaydının iptaline, davalı eşler üzerine tesciline, davalı eşlerin tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasına, dava konusu taşınmazın tapu kaydına ihtiyati tedbir konulmasına, davalı banka ve ihale alıcısı hakkındaki her türlü maddi-manevi tazminat ve başvuru haklarının saklı tutulmasına, masraf ve ücreti vekaletin de davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
1. Davalı Türkiye İş Bankası vekili cevap dilekçesinde özetle; derdest olan davanın konusuz kaldığını, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibine konu taşınmazı üçüncü şahsa ihale edildiğini ihalenin Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiğini, davacıların taşınmazın aile konutu olduğu iddiası ile açmış oldukları bir başka davada ipoteğin yolsuz tescil edildiğine ilişkin herhangi bir iddialarının bulunmadığı gibi bu davada bu hususun ileri sürülmesinin hukuken mümkün olmadığını, davacıların ipotek takibine ilişkin süreçten baştan beri haberdar olduklarını, davacıların ve diğer davalıların birlikte hakaret ettiklerini, davacı taraf eşini davalı olarak göstererek kendilerinin mağdur edildiği görüntüsü vererek mahkemeyi yanıltmaya çalıştıklarını, davacıların taşınmazın aile konutu olduğu ve ipoteğin geçersiz olduğu iddialarında samimi olmadıkları gibi inandırıcı ve iyi niyetli olmadıklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın iyiniyetli ihale alıcısı olduğunu, söz konusu icra dosyasından yapılan ihale işlemine davacılar tarafından ihalenin feshi davası açılmış olup bu davanın reddedildiğini, yargılama konusu taşınmazda ipotek artık bulunmadığından davanın konusuz kaldığını, ihtayati tedbirin cebri satışlara engel olmadığını, bu nedenlerle davanın reddine, yargılama masraflarının davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dinlenen tanık beyanları yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporuna göre arsa vasfındaki taşınmaz üzerine inşa edilen binadaki dava konusu iki dairenin davacılar ve eşleri tarafından aile konutu olarak kullanılmakta iken cebri satış ile mülkiyetinin el değiştirilmesi sonucu tahliye edildiği, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 194 üncü maddesi gereğince eşlerden birinin diğerinin açık rızası bulunmadıkça aile konutunu devredemeyeceği, aile konutu üzerindeki hakları sınırlamayacağı ancak dava konusu taşınmazın … 19. İcra dairesinin 2008/697 esas sayılı dosyasında açık arttırma usulü ile 19.02.2010 tarihinde satıldığı, Sarıyer İcra Hukuk Mahkemesinin 2010/68 Esas, 2011/12 Karar sayılı kararı ile ihalenin feshi davası sonucu satış kararı kesinleşerek ihale alıcısı davalı … adına dava sırasında 31.7.2012 tarihinde tescil edildiği, … 14. Aile Mahkemesinde açılan aile konutu şerhi davasının konusuz kalması nedeniyle reddine karar verildiği, taşınmazın bu hali ile aile konutu olma özelliğini kaybettiğinden 4721 sayılı Kanun’un 194 üncü maddesi gereğince işlemin diğer eşin rızasına bağlı olmaktan çıktığı, davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir.

IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ipoteğin kaldırılması davası yönünden, davalı banka vekili vekâlet ücreti yönünden ve davalılar …, … ve … tarafından ise ipoteğin kaldırılması davası yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç
Dairenin 16.02.2021 tarihli ve 2017/6474 Esas, 2021/1348 Karar sayılı kararıyla, dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar verilmiştir.

V. KARAR DÜZELTME
A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran
Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davacılar vekilleri karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

B. Karar Düzeltme Sebepleri
Davacılar vekilleri karar düzeltme dilekçelerinde özetle; dava konusu taşınmazın yıllardır aile konutu olarak kullanıldığını, banka lehine yapılan ipotek işleminin geçersiz olduğunu, taşınmaz adına tescil edilen davalı …’nın aile konutu şerhi konulması davasında verilen tedbire rağmen taşınmazı cebri icra yoluyla satın aldığını, temyiz dilekçemizde ortaya koyduğumuz temyiz gerekçelerinin hiçbirinin onama kararında tartışılmadan cevapsız bırakıldığını, belirterek Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı eşlerin açık rızası alınmadan tesis edilen ipotek nedeniyle, davalılar arasında gerçekleşen icra takibi sonucunda, aile konutu olarak kullanılan dava konusu taşınmazın, davalılardan Fatma adına, cebri ihale yolu ile intikal etmesi karşısında, 4721 sayılı Kanun’un 194 üncü maddesi uyarınca ipoteğin kaldırılmasına karar verilip verilemeyeceği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk
1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 440 ıncı maddesi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 194 üncü maddesi.

3. Değerlendirme
1.Yargıtay kararının düzeltilmesi 1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle onanmış olup, temyiz ilamında bildirilen gerektirici sebeplere göre karar düzeltme istemi 1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Karar düzeltme talebinin REDDİNE,

1086 sayılı Kanun 442/son ve 4421 sayılı Kanunun 2 ve 4/b-1 maddeleri delaletiyle takdiren 490.00 TL para ceza ile 375,10 TL karar düzeltme ret harcının düzeltme isteyenden tahsiline,

01.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.