Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2022/11079 E. 2023/2224 K. 04.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/11079
KARAR NO : 2023/2224
KARAR TARİHİ : 04.05.2023

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1944 E., 2022/1974 K.
KARAR : Ret

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davalı-karşı davacı kadının boşanma davasının reddine ve 14.03.2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 450,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı-karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin kadının kusurlu davranışları nedeniyle temelinden sarsıldığını ileri sürerek; tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedeniyle boşanmalarına ve erkek yararına boşanmanın fer’îlerine hükmedilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı-karşı davacı kadın vekili karşı dava ve cevap dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin erkeğin kusurlu davranışları nedeniyle temelinden sarsıldığını ileri sürerek; tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasına ve boşanmanın diğer fer’îlerine hükmedilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 29.12.2020 tarih ve 2019/437 Esas, 2020/573 Karar sayılı kararıyla; boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının tam kusurlu olduğu gerekçesiyle erkeğin davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadının boşanma davasının reddine, kadın yararına ara karar ile hükmedilen aylık 450,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına ve boşanmanın diğer fer’îlerine hükmedilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı-karşı davacı kadın vekili her iki dava, tedbir nafakasının miktarı ve boşanmanın diğer fer’îleri yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 23.11.2021 tarih ve 2021/826 Esas, 2021/1945 Karar sayılı kararıyla; boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davacı-karşı davalı erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle; kadının her iki davaya yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadının tedbir nafakasının miktarına yönelik istinaf başvurusunun reddiyle kadın yararına ara karar ile hükmedilen aylık 450,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına ve boşanmanın diğer fer’îlerine hükmedilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-karşı davalı erkek vekili her iki dava yönünden, davalı-karşı davacı kadın vekili kusur belirlemesi, reddedilen manevî tazminat, maddî tazminat ve nafakaların miktarı yönlerinden temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 30.03.2022 tarih ve 2022/416 Esas, 2022/3051 Karar sayılı bozma ilâmı ile; toplanan delillerden, tarafların erkeğin ailesinin evinin üst katında bağımsız bir konutlarının bulunduğu, evliliğin fiilen 3 … kadar sürdüğü, evlilikte makul sürenin geçmediği, manevî bağımsızlığı sağlama konusunda erkeğin kayıtsız kaldığının ispat edilemediği, dinlenen davalı-karşı davacı kadın tanıklarının sözlerinin bir kısmının 4721 sayılı Kanunu’nun 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar, bir kısmının ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibaret olduğu, manevi bağımsız konut temin etmediğine dair beyanların ise duyuma dayalı olduğu ve bu vakıanın erkeğe kusur olarak yüklenemeyeceği, dosya kapsamına göre davacı-karşı davalı erkeğe yüklenecek başka bir kusurlu davranışın da bulunmadığı, hal böyle olunca davalı-karşı davacı kadının davasının da reddi gerekirken delillerin takdirinde hataya düşülerek boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olduğu belirtilerek kararın bozulmasına, davacı-karşı davalı erkek vekilinin asıl boşanma davasının reddi, davalı-karşı davacı kadın vekilinin ise kusur belirlemesine yönelik temyiz itirazlarının reddi ile bu kısımlar yönünden verilen kararın onanmasına, bozmanın niteliğine, bozma ve onama kapsamı dışında kalan tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma ilâmına uyulmasına karar verilerek davalı-karşı davacı kadının boşanma davasının reddine ve 14.03.2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 450,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine hükmedilmiştir.

VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin kadın tarafından iddia edilen kusurlarının ispatlanmış olması nedeniyle kadının davasının kabulüne karar verilmesi gerektiğini ve kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası miktarının az olduğunu ileri sürerek; kadının davasının reddi ve tedbir nafakasının miktarı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, bozma ilâmına uyulmasına karar veren Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmanın amacına uygun olup olmadığı ve tedbir nafakası miktarının az olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 … maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi, 169 uncu maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası.

3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 … maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olduğu, anlaşılmakla; davalı-karşı davacı kadın vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı-karşı davacı kadın vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.