YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/10675
KARAR NO : 2023/1863
KARAR TARİHİ : 13.04.2023
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/411 E., 2022/2209 K.
DAVA TARİHİ : 17.11.2017
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2017/1004 E., 2019/805 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadın tarafından açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın erkek vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı erkek vekilince temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; evliliğin başında müşterek konut temin etmediği, aile ile aynı evde yaşattığı, normal yaşantıyı kısıtladığı, dışarı çıkmasına izin verilmediği, hamileliğinde sıkıntılar yaşadığı, erkeğin ilgilenmediği, bakire olmamakla suçladığı, her zaman baskıcı davrandığı, Kepez ilçesinden …’a dönüldüğünde de bağımsız konut temin edilmediği, çaba göstermediği, erkeğin ekonomik durumunun iyi olmasına rağmen eşin, evin, çocuğun maddî giderlerini karşılamadığı, sıkıntı yaşattığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, müşterek çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesine, aylık 750,00 TL tedbir ve iştirak, 750,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 40.000,00 TL maddî, 40.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kadının bakire olmadığı, buna rağmen erkek tarafından rezil olmasın denilerek bu durumdan kimseye bahsedilmediği, kadının Kepez ilçesinden …’a döndüğünde, kendi ailesinin yanında yaşamaya başladığı, bağımsız ev açılma iddiasının doğru olmadığı, erkek tarafından bağımsız ev gösterildiği, kadının köyde yaşamak istemediğini belirterek talebi kabul etmediği, kadının, erkeğin çocuğa aldığı kıyafetleri beğenmediği, erkeği küçümsediği, alınan elbiseleri çöpe attığı, maddî imkansızlığa rağmen kadının özel hastanede doğum yaptığı, bundan dolayı kadının boşanma ve fer’îlerine ilişkin taleplerin reddine, karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davalı erkeğin; evlilik birliği içerisinde davacı kadının bakire çıkmadığını söylediği, küçük düşürdüğü, rencide ettiği, kadının ve çocuğun ekonomik giderlerini yeterince karşılamadığı, geçimleri ile ilgilenmediği, eve yeterince eşya almadığı, maddî-manevî destek olmadığı, bu yönde üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmediği, davalı erkeğin tam kusurlu olduğu kadın yararına yoksulluk nafakası ve tazminata hükmedilmesini koşullarının oluştuğu gerekçesi ile; davalı erkeğin öncelikle yetki itirazının reddine, tarafların 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, müşterek çocuğun velâyet hakkının anneye verilmesine, kadın ve müşterek çocuk için dava tarihinden karar tarihine kadar aylık 300,00.’er TL tedbir, karar tarihinden kesinleşmesine kadar aylık 400,00’er TL tedbir, kesinleşmesi ile birlikte aynı miktarlar üzerinden kadın için yoksulluk, müşterek çocuk için iştirak nafakası olarak devamına, boşanma nedeni ile kadın lehine 10.000,00’er TL maddî-manevî tazminatın, yargılama harç ve giderleri ve vekâlet ücreti ile birlikte davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili; davacının evi terkettiğini, tanık beyanlarının duyuma dayandığını, kusur belirlemesinin hatalı yapıldığı, mahkemenin yetkisiz olduğu gerekçesi ile hükmün tamamına yönelik olarak süresinde istinaf yasa yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle davalı erkek vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili; davacının evi terkettiğini, tanık beyanlarının duyuma dayandığını, kusur belirlemesinin hatalı yapıldığı, mahkemenin yetkisiz olduğu gerekçesi ile hükmün tamamına yönelik olarak süresinde temyiz yasa yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; Kadının boşanma davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur tespiti, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği, tazminatlar, nafakalar, velâyet düzenlemesi ve yetki noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü, 6 ncı, 168 inci, 169 uncu ve 166 ıncı maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci, 182 nci, 327 nci, 328 inci, 330 uncu maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 50, 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.