Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2022/10537 E. 2023/1500 K. 30.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/10537
KARAR NO : 2023/1500
KARAR TARİHİ : 30.03.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/829 E., 2022/1789 K.
DAVACI-DAVALI : … vekili Av. …
DAVALI-DAVACI : … vekili Av. …
DAVA TARİHİ : 07.03.2018
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/145 E., 2019/776 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının ”annem bizimle kalmalı, sen onun her dediğini yapmalısın” diye ilgisi olmayan cevaplar vermiş olduğunu, davalının gerek evde gerekse de herhangi bir arkadaş ortamında davacıyı küçük düşürücü, hakaretamiz laflar ile taciz etmeye … olduğunu ve bunu alışkanlık haline getirmiş olduğunu, davalının ”çok konuşma, ben ne dersem o” diye alakasız laflar söylediğini, davalının aniden hiçbir sebep yokken incir kabuğunu doldurmayacak bir tartışma çıkarttığını iddia ederek evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, davacı için aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası takdirine, 50.000 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının bozdurmuş olduğu 7 adet bilezik, 1 adet set, 1 çift altın küpe, beştaş yüzük bedeli olan 21.500,00 TL ile altın kelepçe bedeli olan 7.000,00 TL ile birlikte toplamda 28.500,00 TL’nin davacıya aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde bedelinin yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının,müvekkiline saygısız davrandığını ailesinin müdahalesine sessiz kaldığını belirterek karşı davanın reddi ile davalarının kabulüne,evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, 60.000,00 TL manevî, 10.000,00 TL maddî tazminatın davacı- karşı davalıdan alınarak davalı- karşı davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, ailesinin evlilik birliğine müdahalesine sessiz kalan, ziynet eşyalarını bozdurmak için davacı- karşı davalı kadına baskı yapan, ortada hiç bir sebep yokken evlilik birliğini bitirme kastını dile getiren davalı- karşı davacı …’ın, babasının evlilik birliğine müdahalesine sessiz kalan davacı- karşı davalı …’a oranla daha ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile davacı- karşı davalı ve davalı- karşı davacının davalarının kabulü ile, tarafların 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca uyarınca boşanmalarına, kadının tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, kadının boşanmakla mevcut ve beklenen menfaatlerinin zedelendiği, kişilik haklarına saldırı olduğu gerekçesi ile kadın yararına aylık 10.000,00 TL maddî, 15.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine, erkeğin tazminat taleplerinin reddine, kadının ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir. karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-davalı kadın vekili; erkeğin kabul edilen davası ve kusur yönünden, süresinde istinaf yasa yoluna başvurmuştur.

2.Davalı-davacı erkek vekili; kadının kabul edilen davası, kusur belirlemesi, kabul ve reddedilen tazminatlar ve ziynet alacağı davasının kabul edilen kısımları yönünden süresinde istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı vekili, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, delillerin yeterince incelenmediğini, evlilik birliğinin davacının kusurlu davranışları nedeniyle bozulduğunu bildirerek, kadının kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, kabul ve reddedilen tazminatlar yönünden süresinde temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; kadının boşanma davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur tespiti, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği, kadın lehine hükmedilen tazminatların şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği ve miktarları ile erkeğin tazminat taleplerinin reddinin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesi, 174üncü maddesi,175inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı- karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.