Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2022/10397 E. 2023/1502 K. 30.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/10397
KARAR NO : 2023/1502
KARAR TARİHİ : 30.03.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2029 E., 2022/2021 K.
DAVA TARİHİ : 08.03.2022
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 8. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/185 E., 2022/517 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının davasının kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davacı kadın tarafından evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile boşanma ve fer’îlerine ilişkin talepte bulunarak boşanma davası açıldığı, yargılama sırasında tarafların boşanma ve fer’îleri konusunda anlaşmaları nedeni ile, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların anlaşması sonucu 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun ) 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca boşanmalarna karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların anlaşması sonucu 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun ) 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca boşanmalarna karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca anlaşmalı olarak boşanmalarına, müşterek çocuğun velâyet hakkının anneye verilmesine, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki düzenlenmesine, müşterek çocuk lehine aylık 1.500,00 TL iştirak nafakasının davalı babadan alınarak davacı anneye verilmesine protokolün aynen tasdiki ile kararın eki sayılmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı kadın istinaf dilekçesinde özetle; her ne kadar vekili tarafından istinaftan feragat dilekçesi verilse bile verilen vekâlette istinaftan feragat etme yetkisinin bulunmadığını, feragatin bir geçerliliğinin olmadığını, karar tarihinden sonra erkeğin kendisine hakaret ettiğini, “köpek gibi açtığın davayı kaybettin” dediği, evlilik birliği içerisinde erkeğin kendisini aldattığını, çocuk lehine bağlanan nafakanın arttırılmasının gerektiğini, çekişmeli olarak davaya devam edilseydi dava dilekçesinin ıslah edilerek maddî-manevî tazminat talep edebileceğini belirterek, İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılarak, davanın çekişmeli olarak görülmesine karar verilmesi yönünden süresinde istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle davacı kadın vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı kadın temyiz dilekçesinde özetle; her ne kadar vekili tarafından istinaftan feragat dilekçesi verilse bile verilen vekâlette istinaftan feragat etme yetkisinin bulunmadığını, feragatin bir geçerliliğinin olmadığını, karar tarihinden sonra erkeğin kendisine hakaret ettiğini, “köpek gibi açtığın davayı kaybettin” dediği, evlilik birliği içerisinde erkeğin kendisini aldattığını, çocuk lehine bağlanan nafakanın arttırılmasının gerektiğini, çekişmeli olarak davaya devam edilseydi dava dilekçesinin ıslah edilerek maddî-manevî tazminat talep edebileceğini belirterek, İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılarak, davanın çekişmeli olarak görülmesine karar verilmesi yönünden süresinde temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; anlaşmalı boşanma davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, hükmün usule uygun kurulup kurulmadığı, kadın vekilinin vekâletnamesinde kanun yolundan feragat yetkisinin olup olmadığı, anlaşmalıdan çekişmeliye dönülüp dönülmeyeceği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 307 ve devamı maddeleri, 349 uncu maddesinin birinci fıkrası, 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası, 182 nci, 323 üncü ve 330 uncu maddeleri,

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.