Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2022/10098 E. 2023/876 K. 08.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/10098
KARAR NO : 2023/876
KARAR TARİHİ : 08.03.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 1. Aile Mahkemesi

Taraflar arasındaki evliliğin tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının … … ile 09.06.2009 tarihinde imam nikahlı olarak evlendiğini, bu evliliklerinden … … adında bir çocuklarının olduğunu, … …’ın kadını evlenmek için oyaladığını, daha sonra resmi nikahını yapacağını söylediğini ancak resmi nikah yapılmadan öldüğünü, davacı kadının ve çocuğun mağdur edildiğini belirterek, evliliğin varlığının tespiti ve tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalılardan … vekili cevap dilekçesinde özetle; kardeşi olan …’in aralarında ki geçimsizlik sebebi ile davacı ile resmi olarak evlenmeyi düşünmediğini kardeşlerine söylediğini, kardeşlerinin bunun doğru olmadığını söylediğini, davacının 24.07.2014 tarihinde açtığı babalık davasını tüm davalıların kabul ettiğini, çocuğun baba üzerine kaydedildiğini, ortada evliliğin bulunmadığını, şekle bağlı bir akit olan evliliğin evlendirme akdine dayanmadan dava yoluyla geçerli bir akit haline getirilemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile vefat ettiği anlaşılan … … ile davacının yasal koşulları oluşmuş bir evlilik birliğinden söz edilemeyeceği, resmi bir evliliğin söz konusu olmadığı durumlarda da bu evliliğin tespitinin mahkeme kararıyla mümkün olmayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yeterli araştırma ve incelemenin yapılmadığını belirterek, usul ve kanuna aykırı olan kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ileri sürülen istinaf nedenleri, kamu düzenine ilişkin hususlara, dosyadaki belgelere, taraflarca ileri sürülen ve kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle İlk Derece Mahkemesince delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırılık görülmediği gerekçesi ile istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin (1) inci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde sadece aşamalarda sunulan tüm dilekçeleri ve istinaf dilekçesi ile beyanları tekrarla bu çerçevede ve resen nazara alınacak nedenlerle kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı ile … … arasında 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 134 üncü ve devamı maddelerinde düzenlenen evlenme başvuru ve törenine ilişkin şartları taşıyan bir evliliğin var olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun’un 134 üncü ve devamı maddeleri, 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının davacıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

08.03.2023tarihinde oy birliğiyle karar verildi.