YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/3252
KARAR NO : 2021/4911
KARAR TARİHİ : 16.06.2021
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından kusur belirlemesi ve tazminat taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1- İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davalı erkek tam kusurlu kabul edilerek davacı kadının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın ferilerine hükmedilmiş, karar karşı, davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ve yoksulluk nafakası yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesini yapan bölge adliye mahkemesince, şiddet olayının kadının hamileliği döneminde gerçekleştiği, bu olaydan sonra tarafların evliliklerine devam ettikleri en son ayrılma olayında şiddet olmadığı, şiddet olayından sonra evliliğin devam ettiği, affedilen veya en azından hoşgörü ile karşılanan şiddet olayının erkeğe kusur olarak yüklenemeyeceği belirtilerek kadının boşanma davası yönünden Türk Medeni Kanununun 166/1-2 maddesi koşulları oluşmadığı, ancak boşanma kararı istinaf edilmeyerek kesinleştiğinden kusura yönelik karar gerekçesinin HMK 353/1-b.2 maddesi gereğince düzeltilmesine, kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir. Davacı kadın dava dilekçesinde sürekli fiziksel şiddet vakıasına dayanmıştır. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden davalı erkeğin davacı kadına evlilik içinde süreklilik arzeder şekilde fiziksel şiddet uyguladığı anlaşılmaktadır. Bu halde boşanmaya sebep olan olaylarda davalı erkek tam kusurludur. Bu husus gözetilmeden yanılgılı değerlendirme sonucu erkeğin kusursuz olduğunun kabulü doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir.
2- Yukarıda 1. bentte açıklandığı üzere boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda davalı erkek tam kusurludur. Gerçekleşen bu durum karşısında kişilik hakları zarar gören, mevcut ve beklenen menfaatleri zedelenen davacı kadın yararına TMK m. 174/1-2 gereğince uygun miktarda maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken hatalı kusur belirlemesinin sonucu olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. ve 2. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 16.06.2021 (Çar.)