YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/3231
KARAR NO : 2020/3965
KARAR TARİHİ : 21.09.2020
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma – Nafaka
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından, kadının kabul edilen boşanma davası ve fer’ileri ile kadının kabul edilen maddi tazminat davası, vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-İlk derece mahkemesince karşılıklı açılan boşanma davalarında tarafların TMK. m. 166/1 hukuki nedenine dayalı boşanma davalarının kabulü ile boşanmaları, boşanmanın ferileri ve yargılama giderleri ile vekalet ücreti yönünden karar verilmiştir. Sözkonusu karara karşı davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, nafakalar ve tazminatlar yönünden temyiz kanun yoluna başvurulmuş, Dairemizin 01.02.2016 tarihli ilamı ile kadının maddi tazminat talebi olmadığı halde kadın yararına maddi tazminata karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle bozulmuş, sair yönlerden karar onanmıştır. Temyiz aşamasında davalı-karşı davacı kadın tarafından açılan 03.05.2016 tarihli boşanma sonrası maddi tazminat davasıyla, asıl davalar arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğundan birleştirilmiş, mahkemece asıl dava yönüden boşanma, manevi tazminat, ziynet alacağı ve nafaka hükümleri yönünden karar kesinleşmiş olmakla bu hususlarda yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına ve kadının maddi tazminata yönelik açtığı birleşen davasının kabulüne, asıl dava yönünden yeniden yargılama gideri ile vekalet ücretine, kadının birleşen maddi tazminat davası yönünden de yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmiştir. Mahkemece verilen 26.5.2016 tarihli ikinci karara karşı davacı-karşı davalı erkek tarafından temyiz yoluna başvurulması üzerine ise Dairemizin 18.04.2017 tarihli ilamı ile “Kadın tarafından açılan birleşen davada, erkeğe dava dilekçesi tebliğ edilip, dilekçelerin, karşılıklı verilmesi aşaması tamamlanmadan ve ön inceleme duruşması yapılmadan birleştirme kararı verilmiş, birleştirme kararı ile dosyanın gelmesinden sonra da; bu eksiklik tamamlanmadığı gibi taraflara birleşen davaya ilişkin olmak üzere delil sunma imkanı tanınmadan bozma sonrasında yapılan 26.05.2016 tarihli ilk duruşmada kadın tarafından açılan tazminat davasının kabulüne karar verilmiştir. Açıklanan bu husus davacı-karşı davalı erkeğin savunma hakkını kısıtlayan (HMK m.27) ve adil yargılanma hakkını etkileyen önemli bir usul hatası olup, hükmün bu nedenle bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.” gerekçesiyle bozulmuş, sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Mahkemece verilen 30.10.2018 tarihli üçüncü ve son kararda asıl dava yönüden boşanma, manevi tazminat, ziynet alacağı ve nafaka hükümleri yönünden karar kesinleşmiş olmakla bu hususlarda yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına ve kadının maddi tazminata yönelik açtığı birleşen davasının kabulüne, asıl dava yönünden yeniden yargılama gideri ile vekalet ücretine, kadının birleşen maddi tazminat davası yönünden de yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmiştir. Mahkemece bozulmasına karar verilen hususlar yönünden yeniden yapılan yargılamada, bozma kapsamı dışında kalarak kesinleşen kadının boşanma davasının kabulüne bağlı vekalet ücreti ile bozma öncesindeki yargılama giderleri yönünden yeniden hüküm kurulması doğru olmamıştır. Ancak bu yanlışlığın, giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu yönlerden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK m. 438/7).
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple gerekçeli kararın hüküm fıkrasından A-2., 3., 4., 5., 6. bentlerin tamamen çıkarılmasına, hükmün bu bölümlerinin düzeltilmiş şekliyle, temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.
21.09.2020 (Pzt.)