Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2019/2391 E. 2019/4158 K. 08.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/2391
KARAR NO : 2019/4158
KARAR TARİHİ : 08.04.2019

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, kişisel ilişki yönünden; davalı erkek tarafından ise tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin tüm temyiz itirazları yersizdir.
2-Davacı kadının temyiz itirazının incelenmesine gelince;
Tarafların 22.09.2016 tarihli ilamla boşandıkları ve ilk derece mahkemesi tarafından ortak çocuk 12.02.2010 doğumlu İsmail Özyurt’un velayetinin davacı anneye verilmesine, baba ile çocuk arasında her ayın 1. ve 3. haftası pazar günleri saat 10:00’dan saat 17:00’ye kadar ve dini bayramların 2. günü saat 10:00’dan saat 17:00’ye kadar kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiş, ilk derece mahkemesi tarafından verilen karar davacı kadın tarafından kişisel ilişki yönünden, davalı erkek tarafından hükmün tamamına yönelik olmak üzere istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesini yapan bölge adliye mahkemesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; ortak çocuk ile davalı baba arasında, her ayın 1. ve 3. haftası cumartesi günü saat 10:00’dan pazar günü saat 15:00’e kadar, her yıl 1 temmuz günü saat 10:00 ‘dan 15 temmuz günü saat 15:00’e kadar, dini bayramların 2. günü saat 10:00’dan 3. günü saat 15:00’e kadar, her yıl yarı yıl tatilinin 1. günü saat 10:00’dan 7. günü saat 15:00’e kadar babasının yanında kalması suretiyle kişisel ilişki kurulmasına, tarafların sair istinaf itirazlarının reddine karar verilmiş ve bölge adliye mahkemesi tarafından verilen karar davacı kadın tarafından kişisel ilişki yönünden temyiz edilmiştir.
Kişisel ilişki kurulmasındaki amaç, analık ve babalık duygularının tatmini yanında çocuğun psikolojik ve sosyal gelişiminin sağlanmasıdır. Çocuğun, gözetim olmaksızın ana veya babasından biriyle kişisel ilişkisinin sürdürülmesi, onun yüksek yararına değilse, gözetim altında kişisel ilişki kurma imkanı öngörülebilir (Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi m. 4/3, Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 30.1.2012 gün ve 2011/12727-1614 sayılı ilamı).
Yapılan yargılama ve toplanan deliller ile mahkemece aldırılan sosyal inceleme raporlarında, baba çocuk ilişkisini düzenlemeye yardımcı olabilecek bir uzman eşliğinde kısıtlı olmak üzere görüştürülmesinin çocuğun üstün yararına olacağı belirtilmiş, ortak çocuk ile yapılan görüşmelerde, babasının daha önceden kendisini kaçırma girişiminde bulunması sebebiyle tedirgin olduğu, annesinin yanında kalmak istediğini ve babası ile görüşmek istemediğini beyan etmiş ve sosyal inceleme raporlarında yapılan değerlendirmelerde
dosyada uzman refakatinde kişisel ilişki kurulmasının çocuğun yüksek yararına uygun olacağına ilişkin rapor, ortak çocuğun beyanı ve diğer deliller dikkate alınarak çocuğun üstün yararı doğrultusunda uzman refakatinde kısıtlı kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesi gerekirken, ortak çocuk ile baba arasında yazılı şekilde kişisel ilişki kurulması doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna 154.30 TL temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
temyiz peşin harcının istek halinde yatıran davacıya geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 08.04.2019(Pzt.)