Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2019/1656 E. 2019/5320 K. 02.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/1656
KARAR NO : 2019/5320
KARAR TARİHİ : 02.05.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile)Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma-Tedbir Nafakasının Kaldırılması

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından kusur belirlemesi, tazminatların miktarları, yoksulluk nafakasının reddi ve vekalet ücreti yönünden; davalı-davacı erkek tarafından ise boşanma davası, kusur belirlemesi ve fer’ileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Davalı-davacı erkeğin kadın lehine takdir edilen tedbir nafakasının kaldırılmasına yönelik açtığı davanın kadın tarafından açılan boşanma davası ile birleştirilmesine karar verilmiş, mahkemece birleşen tedbir nafakasının kaldırılması davasının dava şartı yokluğundan (hukuki yarar) reddine karar verilmiş, davacı-davalı kadın vekili tarafından birleşen tedbir nafakasının kaldırılması davası sebebiyle lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi sebebiyle temyiz isteğinde bulunulmuştur. Birleşen nafakanın kaldırılması davasında tarafları boşanma davasında temsil eden vekillerin vekaletnameleri bulunmamaktadır. Birleşen dava taraflarca takip edilmektedir. Açıklanan sebeple asillerin de birleşen davaya yönelik bir temyiz isteği bulunmadığından kadın vekilinin birleşen davaya ilişkin vekalet ücretine yönelik temyiz hakkı bulunmadığından bu yöne ilişkin temyiz isteğinin incelenmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiştir.
2-Tarafların sair temyiz itirazların incelenmesine gelince;
a)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı kadının tüm, davalı-davacı erkeğin aşağıdaki bent dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
b)Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davacı-davalı kadın yararına hükmolunan maddi tazminat çoktur. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu’nun 50 ve 51. maddesi hükmü nazara alınarak, daha uygun miktarda maddi tazminat (TMK m. 174/1) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2-b bendinde gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin yukarıda 2-a bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, kadın vekilinin birleşen davaya yönelik vekalet ücretine ilişkin temyiz isteğinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple incelenmesine yer olmadığına, aşağıda yazılı harcın Yeliz’e yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 143.50 TL temyiz başvuru harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran …’a geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 02.05.2019 (Prş.)