Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2018/6185 E. 2018/14867 K. 18.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/6185
KARAR NO : 2018/14867
KARAR TARİHİ : 18.12.2018

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından kusur belirlemesi, yoksulluk nafkası talebinin reddi, tazminat taleplerinin reddi ve erkek yararına hükmolunan maddi tazminat yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise katılma yoluyla maddi tazminatın miktarı yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 26.06.2018 günü yapılan tebligata rağmen taraflar adına gelen olmadı. İşin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin tüm, davacı-karşı davalı kadının ise aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Türk Medeni Kanunu’nun 166/1-2. maddesi uyarınca boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Davalı-karşı davacı erkek 24.04.2015 tarihinde eşine ihtar gönderip evine davet etmiştir. Davalı-karşı davacı eşine ihtar göndermekle ihtardan önceki gerçekleştiği iddia olunan hadiseleri hoşgörü ile karşılamış eşini affetmiştir. Artık ihtar tarihinden önceki olaylara dayanılarak boşanma isteğinde bulunulamaz. İhtar tarihinden sonrada davacı-karşı davalı kadından kaynaklanan ve boşanmayı gerektirecek ağırlıkta somut bir olayın varlığı da davalı-karşı davacı erkek tarafından mevcut delil durumuna göre ispat edilmemiştir. Zira, davalı-karşı davacı tanıklarının beyanları, soyut, sebep ile saiki belli olmayan, yoruma dayalı ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir. Bu itibarla mahkemece davalı karşı davacı erkeğin boşanma davasının da reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Ancak davalı-karşı davacı erkeğin kabul edilen boşanma davası temyizin şümulü dışında bırakılmak suretiyle boşanma hükmü kesinleştiğinden, erkeğin boşanma talebinin konusuz hale geldiği de görülmektedir. Bu durumda erkeğin boşanma davasının esası hakkında bir karar verilemeyecektir. Ancak, davanın konusuz kalması sebebiyle esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hallerde hakim, davanın açıldığı tarihteki, tarafların haklılık durumuna göre vekalet ücreti ve yargılama giderlerini takdir ve tayin eder (HMK m. 331/1). Bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
3-Yukarıda 2. bentte açıklandığı üzere, tarafların boşanmayı gerektiren kusurları bulunmamaktadır. Boşanma sonucu maddi tazminata (TMK m. 174/1) hükmedilebilmesi için, tazminat yükümlüsünün kusurlu, talep eden eşin ise, kusursuz veya diğerine göre daha az kusurlu olması gerekir (TMK m. 174/1-2). Durum böyleyken davacı-karşı davalı kadının kusurlu olduğunun kabulü ve bu hatalı kusur belirlemesine göre davalı-karşı davacı erkek lehine maddi tazminata (TMK m.174/1) hükmetmesi isabetsiz olmuş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın İbrahim’e yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 143.50 TL temyiz başvuru harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran Duygu’ya geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 18.12.2018 (Salı)