Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2017/3338 E. 2018/13594 K. 27.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/3338
KARAR NO : 2018/13594
KARAR TARİHİ : 27.11.2018

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı davacı erkek tarafından temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 27.11.2018 günü temyiz eden davalı-karşı davacı … vekili Av. … geldi. Karşı taraf davacı-karşı davalı … ve vekili gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Mahkemece, 21.05.2015 tarihli ilk kararda davacı-karşı davalı kadının ziynet eşyası alacağı davasının kısmen kabulüne karar verilmiş, davalı-karşı davacı erkek tarafından temyiz edilen hüküm, Dairemizin 20.10.2016 tarih, 2016/18025 esas, 2016/13882 karar sayılı ilamı ile onanması ve bu ilama karşı karar düzeltme talebinde bulunulmaması sebebiyle, kesinleştiği halde bu konuda yeniden karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2-Tarafların boşanma davalarına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Anayasa’nın 141/3. maddesi “Bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır” buyurucu hükmünü içermektedir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297. maddesinde de kararın kapsayacağı hususlar ayrıntılı biçimde belirtilmiş olup, bu maddenin 3. bendine göre, mahkeme kararlarında iki tarafın sav ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşmadıkları hususlar, çekişmeli konular hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması, ret ve üstün tutulma nedenleri, sabit görülen vakıalarda bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebebin açıkça gösterilmesi zorunludur. Mahkemenin temyiz incelemesine konu eldeki kararında, tarafların boşanma davalarının kabulüne dayanak “vakıalar” ve taraflara yüklenen kusurlar ayrı ayrı gerekçede gösterilmediği gibi, tarafların boşanmaya sebep olan olaylarda ne derecede kusurlu oldukları da belirtilmemiştir. Yerel mahkemenin hangi delillerle sonuca ulaştığı değil, dayanılan delillerde yer alan hangi vakıanın kabul edildiğini Yargıtay denetimine elverişli şekilde gerekçeli olarak açıklaması zorunludur. Bu sebeple, gerekçesiz şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan hükmün bozulması gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (1.) ve (2.) bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, (2.) bentte gösterilen bozma sebebine göre tarafların boşanma davaları ve boşanmanın fer’ileri yönünden yeniden hüküm kurulması zorunlu hale geldiğinden diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, duruşma için takdir olunan 1.630 TL vekalet ücretinin Sercan’dan alınıp Esra’ya verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 27.11.2018 (Salı)