Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2015/9024 E. 2015/24092 K. 15.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/9024
KARAR NO : 2015/24092
KARAR TARİHİ : 15.12.2015

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı kadın tarafından, tazminat miktarları, ziynet alacağı, tedbir nafakasının başlangıç tarihinin gösterilmemesi ve kişisel ilişki yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise, her iki boşanma davası ve fer’ileri ile ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle tedbir nafakasının başlangıç tarihinin dava tarihi olduğunun anlaşılmasına göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Toplanan delillerden, davalı-davacı erkek eşin birlik görevlerini ihmal ettiği ve annesinin müdahalesine sessiz kaldığı, evlilik birliğinin sarsılmasına neden olan olaylarda tam kusurlu olduğu anlaşılmakladır. Bu durumda davalı-davacı erkekten kaynaklanan davacı-davalı kadının kişilik hakkının ihlali sonucu doğrudan bir eylemin varlığı kanıtlanamamıştır. Somut olayda Medeni Kanunu 174/2. madde koşulları oluşmamıştır. Manevi tazminat isteğinin reddi gerekirken kabulü doğru görülmemiştir.
3-Davacı-davalı kadın, dava dilekçesinde 8 adet 14 gr bileziğinin davalı-davacı erkek tarafından alınıp geri verilmediğini ileri sürerek, bunların bedellerinin tahsilini de istemiştir. Bu talep, boşanmanın fer’isi niteliğinde olmayıp, ondan bağımsız ve ayrıca nispi harca tabidir. Davacı-karşı davalı kadın başvuru harcını yatırmıştır. Yatırılan başvuru harcı dava dilekçesindeki tüm istekleri kapsar. O halde, ziynet bedeli olarak talep edilen değer üzerinden nispi peşin harç noksanlığının tamamlanması için kadın eşe imkan tanınmadan, işin esasıyla ilgili hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
4-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davacı-karşı davalı kadın yararına hükmolunan maddi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50. ve devamı maddeleri hükmü nazara alınarak, daha uygun miktarda maddi tazminat (TMK.md.174/1) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
5-01.09.2013 doğumlu müşterek çocuk Eylül Nisa ile davalı-karşı davacı baba arasında her hafta sonu Cumartesi ve Pazar günleri kişisel ilişki kurulması, annenin velayet görevini gereği gibi yerine getirmesini engeller ve anneyi eve bağımlı hale getirir. O halde, ayın belirli haftalarında kişisel ilişki düzenlenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2 ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle davalı-karşı davacı erkek lehine; 4. ve 5. bentlerde gösterilen sebeplerle davacı-karşı davalı kadın lehine BOZULMASINA, 3.bentteki bozma sebeine göre tarafların ziynetlerin esası ile ilgili temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, bozma kapsamı ve şimdilik incelemesine yer olmadığına karar verilen kısım dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 15.12.2015 (Salı)