Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2015/21115 E. 2016/14821 K. 16.11.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/21115
KARAR NO : 2016/14821
KARAR TARİHİ : 16.11.2016

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri, tedbir nafakası, yoksulluk nafakası talebinin reddi ile iştirak nafakalarının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2- Toplanan delillerden mahkemece taraflara yüklenen kusurlu davranışların yanında davalı-davacı erkeğin, eşine “Sonunda deli raporuda aldın mı ” diyerek, eşini aşağıladığı, ailesinin eşine yönelik eylemlerine sessiz kaldığı, ekonomik şiddet uyguladığı anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında boşanmaya neden olan olaylarda; her iki eş de kusurlu olmakla birlikte, davalı-davacı erkeğin daha fazla kusurlu olduğunun kabulü gerekir.Davalı- davacı erkeğin boşanma davası bakımından Türk Medeni Kanununun 166/2. maddesinde belirtilen boşanma koşulları gerçekleştiğine göre verilen boşanma kararı sonucu itibarıyla doğru olup, davacı-davalı kadının bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile boşanmaya ilişkin hükmün gerekçesi değiştirilmek suretiyle onanmasına (HUMK m. 438/son) karar verilmesi gerekmiş ve kadının aşağıdaki bentlerin dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-davacı erkeğin, yukarıda açıklanan sebeple ağır kusurlu olduğu ve erkeğin kusurlu davranışlarının kadının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır.O halde davacı-davalı kadın yararına Türk Medeni Kanununun 174./1-2 maddesinin şartları gerçekleşmiş olup, davacı kadın yararına uygun miktarda maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, hatalı kusur belirlemesine göre tazminat taleplerinin reddi doğru bulunmamıştır.
3-Mahkemece davacı-davalı kadının çalışıyor olması nedeniyle tedbir nafakasının kaldırılmasına ve yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir. Aylık gelir olarak asgari ücret seviyesine dahi ulaşmayan bu kazancın davacı-davalı kadını yoksulluktan kurtarmayacağı, erkeğin sosyal ekonomik durum araştırmasına göre haber yayın sorumlusu olarak çalıştığı ve kadına oranla çok daha yüksek bir gelire sahip olduğu anlaşılmış olup, gelir oranları da nazara alınarak, kadın yararına uygun miktarda yoksulluk nafakası takdir edilmesi gerekirken, bu isteğin reddedilmesi ve aynı gerekçeyle tedbir nafakasının kaldırılması doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 16.11.2016 (Çrş.)