YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/19944
KARAR NO : 2015/24139
KARAR TARİHİ : 16.12.2015
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Nafaka
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından, reddedilen boşanma davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Yerel mahkeme, taraflarca açılan karşılıklı boşanma ve nafaka davalarının yapılan yargılaması neticesinde, tarafların boşanma davalarını reddedip, davalı-karşı davacı kadının nafaka davasını ise kısmen kabul etmiş, verilen karar davalı-karşı davacı kadın tarafından reddedilen boşanma davası yönünden temyiz edilmiştir. Dairemizce, davacı-karşı davalı erkeğin birlik görevlerini yerine getirmediği ve eşinin hastalığı ile ilgilenmediğinden bahisle kadının boşanma davasının kabul edilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuştur. Mahkemece bozma sonrası kadının hastanede tedavi olduğu tarihler ile ilgili araştırma yapıldıktan sonra, Dairemiz kararına direnerek davacı-karşı davalı kadının boşanma davasının reddine karar verilmiştir. Dosya, Hukuk Genel Kuruluna gönderilmiş, Hukuk Genel Kurulu “mahkemenin yeni bir delile veya bilgiye dayanması, ilk kararının gerekçesinde dayandığı hukuki olgunun yanında veya dışında yeni bir hukuki olguya dayanarak ve gerekçesini de bu yeni hukuki olgu yönünde değiştirerek karar vermiş olması halinde, direnme kararının varlığından söz edilemeyeceğinden, yerel mahkemenin direnme olarak adlandırdığı temyize konu karar yeni bir hukuki olguya dayalı yeni hüküm niteliğindedir. Hal böyle olunca; kurulan bu yeni hükmün temyizen incelenmesi görevi, Hukuk Genel Kuruluna değil, Özel Daireye aittir. Bu nedenle, yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmelidir” gerekçesi ile dosya Dairemize gönderilmiştir.
Bozma sonrası yeni araştırma sonucu değişik gerekçe ile kurulan hükme ilişkin yapılan inceleme neticesinde;
Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden; davacı-karşı davalı erkeğin birlik görevlerini yerine getirmediği ve eşinin hastalığı ile ilgilenmediği anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya (TMK md. 166/1) karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 16.12.2015 (Çrş.)