Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2015/19158 E. 2016/14766 K. 15.11.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/19158
KARAR NO : 2016/14766
KARAR TARİHİ : 15.11.2016

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Davacı kadının temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Mahkemece; “Tarafların ailelerinin etkisi altında kalmalarından dolayı her iki tarafda kusurlu olsa da, aralarındaki geçimsizliğin sebebi, küçük çocuklarının olması, tarafların evlilik süreleri ve yine her iki tarafın ortak çocuğu görme çabası sebebiyle, yeniden bir araya gelebilecekleri” gerekçesiyle Türk Medeni Kanunu’nun 171. maddesi gereği ayrılık kararı verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden ve özellikle de davacı kadına ait cep telefonunda yer alan mesajların incelenmesine dair bilirkişi raporu içeriğinden; mahkemece taraflara yüklenen kusurlu davranışlar yanında, davalı erkeğin eşine gönderdiği mesajlarla eşine sinkaflı küfür ve beddua ettiği, eşinin ortak çocuğu alıp evden defolup gitmesini istediği, mutlu olmadığını, eşini istemediğini ve boşanma davası açacağını belirttiği, davacı kadının ortak konuttan ayrılması sırasında kaybolduğunu iddia ettiği paranın davacı kadın ve ailesi tarafından çalındığına dair suçlayıcı söylemlerde bulunduğu, sonrasında ise söz konusu parayı bulduğuna dair eşine mesaj gönderdiği, davacı kadının da eşine “Senin gibi koca da baba da olmaz olsun” içerikli mesaj gönderdiği anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu vakıalara göre boşanmaya sebep olan olaylarda davalı erkek ağır kusurludur. Türk Medeni Kanununun 170. maddesinin son fıkrası uyarınca ayrılık kararı verilebilmesi için boşanma sebeplerinin ispatlanmış olması, ancak “Ortak hayatın yeniden kurulması olasılığının bulunması” gerekmektedir. Somut olayda, boşanma sebepleri gerçekleşmekle birlikte, tarafların yeniden bir araya gelme ihtimali toplanan delillerle kanıtlanamamıştır. O halde, kadın tarafından açılan davanın kabulü ile boşanma kararı verilmesi gerekirken, Türk Medeni Kanunu’nun 171. maddesi uyarınca ayrılık kararı verilmesi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir.
2-Davalı erkeğin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
b-Boşanma ve ayrılık davası açılınca alınabilecek tedbirler Türk Medeni Kanununun 169. maddesinde gösterilmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanununa göre sadece uyuşmazlık konusu hakkında tedbir kararı verilebilir (HMK m.389/1). Davacının boşanma davasında boşanmaya karar verilmesi halinde hükmedilmesi mümkün olan boşanmaya bağlı tazminat ve nafaka haklarının elde edilmesini temin etmek için de olsa dava konusu olmayan davalıya ait motorlu araç üzerine tedbir konulamaz. Bu husus nazara alınmadan davalının motorlu aracı ürerine ihtiyati tedbir konulması doğru değildir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. ve 2/b bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının 2/a bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 15.11.2016 (Salı)