Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2014/26157 E. 2015/7653 K. 16.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/26157
KARAR NO : 2015/7653
KARAR TARİHİ : 16.04.2015

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Evlenmenin Butlanı

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dava, evlenmenin iptali davası olup … tarafından davaname ile açılmıştır. Cumhuriyet savcısı, kanunda açıkça öngörülen hallerde hukuk davası açar veya açılmış olan hukuk davasında taraf olarak yer alır. (HMK. md.70/1) Mutlak butlan davası açma Cumhuriyet savcısı için bir görev olduğundan (TMK. md. 146/1) açılan davanın duruşmasında hazır bulunması zorunluluktur. Bu nedenle Cumhuriyet savcısının duruşmalara katılımı sağlanmadan yokluğunda hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
2-Dava evliliğin iptaline ilişkin olup, davalı …’nin eşi olan Bayram’ın da hukukunu etkileyecek bir davadır. Bu nedenle …’un da davaya dahil edilmesi, varsa Bayram ve Emine’nin delillerinin sorulması, bildirilmesi halinde delillerin toplanarak sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken eksik hasımla ve tarafların delilleri toplanmadan karar verilmesi doğru olmamıştır.
3-Kabule göre de; davalı …’nin evlenme aktinin yapıldığı tarihte ve halen fiil ehliyetine sahip olup olmadığı yönünde, dosyada mevcut raporlarda eklenerek Adli Tıp İhtisas Kurulundan rapor alınması ve sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması da doğru değildir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. ve 2. bentlerde gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 16.04.2015(Prş.)

KARŞI OY YAZISI
Dava, mutlak butlan sebebiyle evliliğin iptali (TMK. Mad. 145/4) istemiyle aynı Kanunun 146/1. maddesindeki yetkiye dayanarak Cumhuriyet savcısı tarafından açılmıştır.
Mahkemece duruşma günü davayı açan Cumhuriyet savcılığına usulüne uygun tebliğ edilmemiş ve davayı açan Cumhuriyet savcısı duruşmalara katılmamıştır. Hal böyleyken mahkemece 14.10.2014 tarihli ilk oturumda davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkemenin, davanın davacısı sıfatında bulunan Cumhuriyet savcısının duruşmalara katılımını sağlamak gibi bir görevi bulunmamaktadır. Mahkemenin görevi duruşma gününü davacıya usulüne uygun şekilde tebliğ etmektir.
Cumhuriyet savcısı, açmış olduğu hukuk davasının duruşmasında hazır bulunmak zorundadır. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Hukuk Muhakemeleri Kanununun 70. maddesinde de “Cumhuriyet savcısı, kanunda açıkça öngörülen hallerde, hukuk davası açar veya açılmış olan hukuk davasında taraf olarak yer alır” hükmüne yer verilmiştir. Cumhuriyet savcısı, açmış olduğu bir hukuk davasının duruşmasına gelmezse, davalı/davalılar, dosyanın işlemden kaldırılmasını (HMUK.mad.409/1, HMK.mad. 151/1) veya tahkikata Cumhuriyet savcısının yokluğunda devam edilmesini isteyebilir.
Cumhuriyet savcısının açtığı hukuk davasının duruşmalarına gelmemesinin müeyyidesi, davanın Cumhuriyet savcısının yokluğunda görülmesi veya davalının isteği üzerine, dosyanın işlemden kaldırılmasıdır. Yoksa, mahkemenin, duruşmaya gelmeyen Cumhuriyet savcısını duruşmaya getirmek için zor kullanma yetkisi söz konusu değildir. (Prof. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, İstanbul .2001 sh. 856)
Yukarıda gösterilen sebeplerle, duruşma gününün davayı açan Cumhuriyet başsavcılığına usulüne uygun tebliğ edilmesi gerektiğine ilişkin gerekçeye katılmakla birlikte, sayın çoğunluğun Cumhuriyet savcısının duruşmalara katılımının sağlanmasına ilişkin bozma gerekçesine katılmıyoruz. … …