Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2014/18053 E. 2014/19586 K. 13.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/18053
KARAR NO : 2014/19586
KARAR TARİHİ : 13.10.2014

MAHKEMESİ :Mudanya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ :08.10.2013
NUMARASI :Esas no:2011/168 Karar no:2013/301

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı H. E.Deposi Ticaret A.Ş temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 13.10.2014 (Pzt.)
İpotek 11.06.2010 tarihinde tesis edilmiştir. Aynı tarihli ipotek tesisine muvafakat belgesindeki imzanın davacının eli ürünü olmadığı adli tıp raporu ile tespit edilmiş ise de, bu belgenin davalı şirket yetkililerinin el ve işbirliğiyle sahte olarak düzenlendiği iddia ve ispat edilmemiştir. Bu durumda ipotek tesisinden öce taşınmazın tapu kütüğünde aile konutu olduğunu gösteren o taşınmazın üzerinde sonradan kazanılan hakların sahiplerine karşı ileri sürülebilecek ve onların iyiniyetini bertaraf edebilecek bir şerh bulunmadığına göre, sahtelikten davalı şirket etkilenmez. Davalı şirketin “tacir” olarak basiretli hareket etme yükümlülüğü, kendisine getirilen muvafakat belgesindeki imzanın rızası gereken eşe ait olup olmadığını araştırmaya kadar ulaşmaz. Taşınmazın tapu kütüğünde konutla ilgili bir şerh, işlem öncesinde mevcut olmadığına göre davalı şirket iyiniyetli sayılmalı ve Türk Medeni Kanununun 1023. maddesi gereğince kazanımı korunmalıdır. Öyleyse davanın reddi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Hükmün açıklanan sebeple bozulması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluk kararına katılmıyorum.