Yargıtay Kararı 2. Hukuk Dairesi 2014/13462 E. 2015/5863 K. 30.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/13462
KARAR NO : 2015/5863
KARAR TARİHİ : 30.03.2015

MAHKEMESİ : Kayseri 3. Aile Mahkemesi
TARİHİ : 11/03/2014
ESAS-KARAR NO : 2013/334-2014/238

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından manevi tazminat ile nafaka taleplerinin reddi, maddi tazminat ile iştirak nafakasının miktarı yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise, karşı boşanma davasının reddi, kusur belirlemesi, velayet, kadın yararına verilen maddi tazminat ve iştirak nafakasının miktarı yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 30.03.2015 günü duruşmalı temyiz eden davacı-davalı P. K. vekili Av. A. T. U. ve karşı taraf temyiz eden davalı-davacı A.. K.. vekili Av. C.. E.. geldiler. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin tüm, davacı-karşı davalı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davacı-karşı davalı kadın yararına hükmolunan maddi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50. ve devamı maddeleri hükmü nazara alınarak, daha uygun miktarda maddi tazminat (TMK.md.174/1) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.

…/…

3-Toplanan delillerden davalı-karşı davacı erkeğin eşine ve çocuğuna ilgisiz davrandığı, birlik görevlerini yerine getirmediği, uzun süre eşiyle küs kaldığı, sosyal hayatını engellemeye yönelik baskı yaparak duygusal ve sosyal şiddet uyguladığı anlaşılmaktadır. Boşanma sebebiyle manevi tazminata hükmedebilmek için, tazminat talep eden tarafın kusursuz veya diğer tarafa göre daha az kusurlu olması yanında; boşanmaya sebep olan olayların kişilik haklarını zedelemiş olması da gereklidir (TMK.md. 174/2). Yukarıda belirtildiği gibi davalı-karşı davacı erkek eşin belirlenen kusurları davacı-karşı davalı kadının kişilik haklarına saldırı niteliğindedir. Bu durumda, Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi koşulları kadın yararına gerçekleşmiştir. Öyleyse, davacı-karşı davalı kadının manevi tazminat isteğinin kabulü gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün, yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyizine konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, duruşma için takdir olunan 1.100.00 TL vekalet ücretinin Ahmet’ten alınıp Pınar’a verilmesine, aşağıda yazılı harcın Ahmet’e yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 123.60 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatıran Pınar’a geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.30.03.2015(Pzt.)