YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/20131
KARAR NO : 2014/2274
KARAR TARİHİ : 10.02.2014
MAHKEMESİ :Bakırköy 5. Aile Mahkemesi
TARİHİ :07.05.2013
NUMARASI :Esas no:211/966 Karar no:2013/374
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı (koca) tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 10.02.2014 (Pzt.)
KARŞI OY YAZISI
Dava 16.11.2011 tarihinde açılmıştır. Davacı, dava dilekçesinde ve 16.0.2012 tarihli cevaba cevap dilekçesinde bir başka deyişle dilekçeler teatisi sırasında maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmadığı halde ön inceleme duruşmasından iki önce verdiği 09.05.2012 tarihli dilekçesinde maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
Taraflar, cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri ile serbestçe, ön inceleme aşamasında ise ancak karşı tarafın açık muvafakati ile iddia ve savunmalarını genişletebilir yahut değiştirebilirler. Ön inceleme duruşmasına taraflardan biri mazeretsiz olarak gelmezse, gelen taraf onun muvafakati aranmaksızın iddia ve savunmasını genişletebilir yahut değiştirebilir. Ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra ise diğer tarafın açık muvafakati ve ıslah dışında iddia ve savunma genişletilemez yahut değiştirilemez (HMK md. 141/1).
Dava dilekçesinde ve cevaba cevap dilekçesinde istenmeyen maddi ve manevi tazminatın yukarıda açıklandığı gibi daha sonra talep edilmesi iddianın genişletilmesi niteliğindedir. Davacı tarafından bu konuda usulünce yapılmış bir ıslah işlemi bulunmadığı gibi; davalının talebin genişletilmesine açık muvafakati da bulunmamaktadır. O halde; davacının tazminat (TMK.md.1741-2) talepleri hakkında “karar verilmesine yer olmadığına kararı” verilecek yerde, yazılı şekilde davacının maddi ve manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. Hükmün bu yönden bozulması gerektiğini düşündüğüm için sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.